Kızıl Adak

/Efsunlu yaz gecelerinin ardında kalan bir tortu gibiydi bakışların./



Kızıl bir akşamın penceresinden bakan
Ay kadar parlak bir yalnızlık üflüyordu ki dudaklarım,
Yangınına kandım...

İçilecek son yudum şaraptan yana düştüm özlemlerimi,
Ağlayan bebek samimiyetinde,
Kararsız sevdalı aczinde...


Kırk delinin
Kırk akla sığmaz kahkahasında biriktirdim serzenişlerimi.
Öylesine pervasız;


Üryan gecelerin
Soğuk ellerinden kaçtım yangınına


Bu öylesine amansız bir yanış...


/Hiç sormadım kendime
İçimi böylesine ezen hissin adı mı pişmanlık?/

Şeytanla yaptığım pazarlığı bitirdim senden yana.

İçimde büyüttüğüm
O yelesine tutunacağın yılkı atın ayağı kırık artık,
Mermiyi yatağına sürüp
Gözlerini ellerimle kapadım...

Masumiyetini kızıl geceye adaklık sayıp,

Son bakışını düşlerime yazıp

Susamış toprağı kızıl kanına boğdum...


Küffar bir yalnızlık kaldı ardında,
Ruhumu ucube yokluğuna soyundum...



Eylül'2009 Aydın...

16 Eylül 2009 176 şiiri var.
Beğenenler (17)
Yorumlar (14)
  • 15 yıl önce

    Yine güzel bir siir okudum yürekten kutlarim

    hep siirle

  • 15 yıl önce

    Bu ayda şiirlerde anlayamadığım bir güzellik var.Sizin şiiriniz için de öyle.Yüreğinize sağlık.Saygılar.😙😙😙😙😙👍👍👍

  • 15 yıl önce

    ruhunu soyunan şiiri giyinir ve pazarlıkla bir bitse hayat nasıl güzel olur

    tebrikler

  • 15 yıl önce

    Bence mesele şiirde Eylül'ün geçmemesi değil ! Sadece Eylülde yazılmış olmasıydı ! Her mevsim her ayda da yazılsa , Bana aynı yorumu yaptırırdı ! Zira ben Eylül düşkünüyüm !!!!!!!!!!!!

  • 15 yıl önce

    eylül'e dair birşey göremiyorum şiirde.görmüş olsaydım okumazdım zaten. tutturmuşlar eylül eylül diye. hoşlanmıyorum popülarizmden,hoşlanmıyorum aynılıktan.