Kızılötesindeki Sessiz Şamata

Bir ses duyuyorum bir yakarış
Nedir bu
Gecenin ayakseslerine karışan
Tutkulu ağlayış

Nedir bu
Sürgünlerde kalan
Küf kokulu anılar

Ya bu çılgınca raksediş
Bunalımın soluklarında


Bu nedir
Hüzünleri içen
Kızılötesindeki
Sessiz şamata

Nedir
Akşamın alacasına ilişen
Soğuk gözyaşları

Ya bu
Usulca sokulan
Ayrılık nedir
Yıldızlara

Nedir bu
Suskunluğu içip de
Kadehini atmak
Sokaklara

Bu ne
Dudaklara yerleşen
Huysuz yaygara

Sesler duyuyorum
Nedir kimbilir
Biter mi
Biter mi sabaha !