Kül Evi
senin bu çok ihtimalli gök/yüzün
temiz Istanbul suları umudunda
belki ikimize ait
dünyayla ilişiksiz
kağıttan gemiler yüzmektedir
dudak kıyılarında
senin bu yüzün ki imkansız bir ara sokak
bıçaklanan bir nara şiddetinde
harfleri uçurtma yırtığı
çocuk sövgüleri aklığında
yüzünde hüzün...
yaşlı ve elleri titrek begonyalar
hiçbiri yakışmaz diye yüzün kenarlarına
işlemez hiçbir masalı
onlara göre;
dünyanın avuçlarına çizilen
gözbebeklerine resmedilen
tek masal yoktur ki sonu ölümüne mutsuz bitmesin
ki dünya ile yaşıt ilk masalın adıdır
"ötenazi şenliği" ...
fakat sen yine de açma intiharlara
göğüs kafesini
açma, hatta kilitle ki kaçmasın
rengarenk muhabbet kuşları
şiirle şeytan taşlayacak zamana gelemedik henüz
henüz aşamadık kendi kıyametimizi ve arafımızı
bir ev düş(ü), düş(üş) ü
yanıyor kirpiklerinin güneşi
küle dönüyoruz
ev içimiz
biz evin içinde
kapısında;
yüzün: eski bir kutsal kitaptan alıntı...
''onlara göre; dünyanın avuçlarına çizilen gözbebeklerine resmedilen tek masal yoktur ki sonu ölümüne mutsuz bitmesin''
Çok güzel şiir..
Gönlüne sağlık Metin.
Sevgilerimle.
kirpiklerin ateşi şiiri, şiirin ateşi bizleri kül etti... selam olsun şaire ve şiire👍👍👍
yaktığı imgelerde mana yaratmış şair. güzeldi.. kalemize teşekkürler..
Gök yüzüne isiktan salincak kurmus siir mavi bir pulsar derinlginde
yürekten tebrikler degerli sair