Maktul'e
yeni bir yaşam borcum var sana
gülümseyerek başlamalısın
tam da bu sabaha olduğu gibi
kemanın tellerinde dolaşan sen olmalısın
çığlık çığlığa kanatmalısın her tınıyı
yay utanmalı geri dönmeli atına
öyle salınmalısın işte yaşamın salında
avuçlarım günebakan bu sabah
içinden düşürdüm tüm intiharları
sen rüzgara karışabilesin diye
diyetini ödedim her zerresinin güneşin
dalgalan hadi kapat gözlerini
çocuklar düşlüyorum senin için
küçük elli yüreği bostan çocuklar
aidiyetsiz hıçkırıklar bir de
ufuk çizgisine uzanan saçları
her telinde senden bir parça
kopmadan koparılmadan
öyle yalın ve yaşanmışlık sancılı
güllerle konuşmayı öğrendin biliyorum
görüyorsun artık hercai kuşların seslerini
teyellemeden dikebiliyorken mutlulukları
en güzelini yakıştıracaksın bana çarçabuk
ağır ağır yudumlarken ben
sen o kemanın tellerinde çoğalacaksın
yumuşaklığınla yumulmalısın içime
içim seninle beslemeli hürriyeti
seninle bestelemeli geleceği
dans ederken unutmalısın zaman arsızını
mekanların ötesinde yaşamalısın anı
ve yalnızca dokunabildiklerin kalmalı anı
yüreğim...
emanet bir kalemle yazıyorum sana
aslolan sensin yalnızca bu mektupta
sakın teslim olma
bana da...
uç gerçeğin kanatlarıyla
ulaşabildiğin duyumsamaların sonsuzluğuna...
üç elma düştü/m gökten bir bedevi ayininde asılı kaldım kalbim düş peşime yoruldum yoruldum yoruldum..
..
emanet kaleminize sağlık. saygılarımla..