Marid'in Toynakları
ellerim diyorum ellerim a b r a h a m
neredeler...
-I
elflerin ağızlarına a z a p diledim
çarmıha astım tüm s a t ı l m ı ş ruhları
her yer kirletilmiş çocuk
c e s e t kokuyor
-II
yüzyıllar öncesi
cehennem zebanisine misyonlar düzenlenirken
k i r l i m a b e t l e r de
iblisin ağız suları akar ruhun devşirme yırtığına
kan sunulma seanslarında soysuzluğun nefsi
y ü k s e l i r
hahamlar şeytanın sevdasını içerler
zina dölü düşmüş rahimleri yırtarak
ve tüm mevsimler zamanı ölür
bir düşten arda kalan
ateşin varlığına ant içmiş nefis
ucubelerin ırza akınlarında
bir doğuş mekzu'ya dair
ardı yok sınırı yok
sonu yok edilmiş
p i ç
duyguların akbabalarına
yedirilmesinde
omurgada yaşayan leş
doyumsuzluk başlar
gözlerin çukurunda
günahların inkar edilişinde
dil ateş tadar ruh yanar
arzda seyredilirken
çocukların çığlıkları
hafaza melekleri geri çekilir
?' ALLAHU EKBER ?' gürültüleriyle
çocukların silûetlerini işlediler
tenlerinin damarlarına
kırık kemiklerinin büyüleriyle
kaynayan ateş'in hâr-ı yükselir
s ü b y a n
aminlerin katledilişinde
ey nefsini iblisine satan yaratık
sen ki bir toprağın gözyaşından
yaratıldın
havva'nın rahmine üflendin
ve tüm dünya doğduk
bir c e n i n i n aşksız bedenine
şuursuz ve failsiz
-III
ruhuna
dön ve bak
vakti gelecek bir günah dünyasında
içinde bitmeyen bir çocuk d o ğ a c a k
yetmiş bin tane şeytana kardeş olurcasına
a d e m o ğ u l l a r ı n ı n
kan mecralarının çukurunu yol yapıp
onların arasında akıp giden
dolaşan l a n e t l i
etlerine karışan n i f a k tohumu
gözlerin kiralık katili s a r a r
semanın melekleri çocuklara kan ağlarken
içim ç ı ğ l ı k yutmuş
günleri kestim bıçağın teriyle
ay'ı s o l d u r d u m
ezelden ebede uyanmalarımda
nefesimi k u r ş u n l a d ı m
u y k u l a r ı m ı öldürdüm
satılan masum tenleri
k e m i k l e r i m e gömdüm
göğün kanamalı kayıp ruhlar ülkesinin
salıncaklarından asılı zincirleri kopardım
yırtık bulutları bağladım iki katre yaşla
a k l ı m a
ki yetersizliğime yenik düştü a k ı l
t a c i r edilen
kutsal emanetler gömülür karanlığa
samyeli estiği vakit
ortalığı sıcaklık bastığı a n çocuklarını
insanların tırnaklarının arasında
g ö l g e l e n d i r e n
kovulmuşun tuzağında
açlığını pisliğinden i ç e n
ayin seanslarını güdüleyen
paradoks tüccarlarının
musa sion dağında yaşayan
bedenlerin yüzünden
k i r l i p a b u c u m l a
sokaklara revanım
kaç uyku yaşı bilmeden
kaç kaçak demini salmış bir zihin
s o l u k l u ğ u n da
ve kaç kaçak g i y d i r d i m tenime
haykırışlarımı göğe hapsederken
kas yanıklarımın iltihabını soldurdum
gecenin d ö l ü n d e n
-IV
a y salınsın ş u u r u m u
aklımın kaç köşesini işgal ettim
günah parçaları deliyor gecenin siyah koynunu
düşüyor göğümün d e l i k cebinden kalbime
korkar mı acaba içimdeki yalın ayak çocuklarım
'' lâl sayhalarım tül sersin
ay konuğumdan düşen fikrime ''
ki fikrim doyumsuz yaşamlar emiyor
günahın göğsünden
ateme'nin kulağa seslenmesi
kalbin damarlarına göz diken mütekazinin
z e h i r i y l e
kayıp çocuklar doğar gölgelerin krallığında
ademe secde emrine karşı gelen iblisin
evlatları gömülse ceset bedenleriyle
c e h e n n e m i n d i b i n e
mahşerin s û r'a dirilmeler'inde
mezarın sırtından sürünerek
çıksınlar
katlettikleri ç o c u k başlarıyla
köreldiği noktadan kopuk bir zemberek
b o ş l u ğ u
ve avuçlarında koca bir uçurum
bir n û n miktarınca Şems'im
parmaklarının imanıyla
göğün yamacına bir dua yaz
içinde m a r i d i n
t o y n a k l a r ı olmasın
Gözlerinden Sevdiğim
Şimo'ya En kalbi sevgilerimle
Yüreğine bin bereket c a n..
İkibinküsür
Lösev
bir parça çocuk olası vardı
yazalım dedi;
ve her bir parçada bölündü bin parçaya,dünya dönüyor
unutmabeni çiçeğini yakasına iliştiren Nazım'ın gül bebesinden
filistinli sapanlı çocuğa kadar,
hep şems ısıtır bu sarı yürekleri,
ve ben her okuduğumda bu naif yüreği
için için kederlenirim imrenerek,
şiir...
sevgiyle kalın...