Mezatta Satılık Geçmiş

Abidin usta
Bu gece kimseye söz verme
Benim fakirhanede misafirimsin
Masamda peynirim, kavunum, rakım
Dostla edilecek iki çift kelamım
Uçuk kaçık düşüncelerimle

Seni bekliyorum...

Gülme öyle
Uzun zamandan beri
Deli bozması aklımdan
Geçenleri ben söyleyeyim
Sen tuvaline çiz.

Farklılığın gibi
Her resminden farklı olsun.

Rengârenk olsun
İçine hepsinden bir tutam kat
Karmakarışık olsun
Kimse anlamasın diyorum da
Gerçi seni bilen anlayacak
Kimse yorum yapmasın diyeceğim
Gelip yorumda yapacaklar
Olsun
Sen yinede
Bu gece bu resme ruh ver.

Unuttuklarımızı
Olmazları bir araya toplayalım.

Bittiğinde
Asayım baş başköşeye
Bakar bakar avunurum
Alay ederim dünde kalmış aklımla
Olmayacak şeyler bunlar ama olsun.

Yürek bu sevdasına âşık...
Vazgeçemiyor işte
Zaman değişse bile.

Her neyse üstat
Gündüzden hazırlamıştım
Tuvalini, boyalarını, fırçalarını getireyim
Sen perdesiz pencereleri aç
Karanlık sokaklar içeriye girerken
Birazdan gelenler gidenler çekilir
Bu sokaktan.

Sessizliğe bürünüp
Kapılar pencereler kapandığında
Biz bize kalır
İlk dubleden sonra
Sigaraları yakar başlarız.

Gerçi biraz için acıyacak
Belki nefesinde daralacak
Nereden nereye geldik diyeceksin
Kısılmış sesinle
Biliyorum üzüleceksin de ama?

Ben söylerim sen çiz
Abidin usta.

Bak şimdi
Şu köşede
Maviye ortak olan
Ölüme meydan okuyan
Çocuklar olsun
İskarpinleri olmasa da olur
Yeter ki! Aydınlığa karşı
Uçurtmalarını uçururken
Kahkahalarını duyayım
Sesleri bana kadar gelsin yeter.

Abidin usta
Bakma öyle!
Eskiden böyle idi...
Şimdi ne değişti?

_Ah be evlat
Neler değişmedi ki!
Zihniyet değişti
İnsanlar değişti
İktidar değişti.

Abidin usta senin kafanda
Benim gibi karışık
Her neyse.

Bak şu köşeye de
Köy meydanında halay çeken
Davullu zurnalı asker karşılamalarını koy
Ağlamayan analar olsun
Eli kınalı gelinler olsun
Gecenin karanlığında bile
Sevinçlerini gözlerinde görebileyim.

Şu alta da
Dili pak, duası bol
Yüreği gani
Helal lokma yiyenleri
Son günlerinde adı zikir gibi edilenleri koy.

Vallahi Abidin usta
Eskiden böyle idi
Sende biliyorsun ama?

_ Evlat o dili pak
Gönlü ganiler
Ağlarken gece Yaradan için ağlıyorlardı
Şimdikiler gibi değil...

Hiç de söylemiyorsun
Biz lafa daldık
İkinci dubleye
Buz bitmiş.

Ben gelene kadar

Şu tarafa da
Ellerinde meşaleleri olan
Cumhuriyet kadınlarını
Aydınlık yarınlara yürüyen
Cumhuriyet çocuklarını
Aydınlık ülkemi çiz.

Abidin usta
Dört bir köşesini
Ben içimden geçenleri söyledim.
Sende yarenlik ettin
.
.
.
Ortası sana kaldı
Sabaha çok var
Öyle bir şey
Çiz ki!...

Ben öldükten sonra
Mezatta satılırken
Bu tuvalde ki resme bakan herkes kendinden bir şey bulsun...

26 Ağustos 2014 288 şiiri var.
Beğenenler (15)
Yorumlar (16)
  • 10 yıl önce

    Zaman değişse bile vazgeçemiyor insan değil mi MesutAbi'm

  • 10 yıl önce

    Kimse yorum yapmasın diyeceğim Gelip yorumda yapacaklar..

    evet elbette gelip dostlar yorum yapacaklar biraz geç oldu ama işte bende geldim sonunda 🙂

    şiirin finaline aynen katılıyor ve yarın bir gün ben oldükten sonra bile şiirlerimi okuyan her insan kendinden bir şeyler bulsun diyorum ben kendimden neler neler buldum bu şiirde orasıda bana kalsın.

    kutlarım Mesut bey yüreğinize sağlık.

  • Değerli dostlarım sayfama gelip şiirimi okuyan değerli yorumlarını bırakan herkese çok çok teşekkür ederim...Huzur hep yanınızda olsun...😙 Aydınlık yarınlara ..👍

  • 10 yıl önce

    Ben öldükten sonra Mezatta satılırken Bu tuvalde ki resme bakan herkes kendinden bir şey bulsun...

    Hüznün satır-satır dağılımı çok güzel ki insan hüzne güzel der mi ? Meğer sanat dedirtiyormuş tıpkı felsefecilerin bizlere ölümü sevdirdiği gibi yazarken ve okurken asl olan hayatı yaşıyoruz kim bilir belki de bu yüzden yaşam bittikten sonra tarihi zapt etmek değer kazanıyor. yaşamda olması gerekenler çokta zor değil dedirtse de satırlar artık öyle uzak ve zor ki

    _ Evlat o dili pak Gönlü ganiler Ağlarken gece Yaradan için ağlıyorlardı Şimdikiler gibi değil...

    Üstadım, yine çok güzel bir şiir kaleminize yüreğinize sağlık Saygımla

  • 10 yıl önce

    ne güzeldin sen şiir.....👍