Mucize
I
avazı deli bir hoyratın çığlığındayım
baktığım her yüzde şubat fırtınası
kim diyebilir ki şimdi bana, ben adam gibi adamım!
delikanlılığı esir almışken o içli kadın kahkahası...
idrak etmiyor artık gökyüzü tenime
yüreğim mürekkebi kuru bir baharın sesinde
artık kim inanıyor ki kerem ile aslının hikâyesine
şimdi aşkı terk eden terk edene...
II
gözlerimde tan yeli asılı bir sabah uyanırken
sokağın sessizliğini resimliyor, dilimdeki ilk hece
avuçlarımdan gül menekşe, ılık bir ter gibi boşalırken
kim yudumlar ki bu soluğu, dudaklarıyla nefes-nefese
heybeli dağın sisli yamacına uzanmış cırtlak kahverengiler
toy bir akşama sarılmış, umut bekliyor nadide ritimler
pusulasını şaşırmış yıldızlar! kim bilir şimdi hangi nefretteler
en sonunda güneşi de toprağa gömdüler
III
eyy! alacası boz kirli sokağın topuklu bakışı
karanfili yalancı, aşkı sapanlı
söyle şimdi; hangi cezbeden
bu resimde tuvale boyalı
sesine üşüyen yakamoz pırıltılarına
saklanmış zaman,
her mevsimi yağmurla kandıran
bu mevsim hep yaman
IV
yinede bu afyon tipli suratlara inat
çoktur aşka kavgasıyla avuç açan
kime ağır gelmez ki! kokusu ayrılığın
ay kırığında dinlenilen sarhoş şarkıların
eğer ölümü mühürletecek kadar fitilse mumların
bırak şakağım, yüzünde kanasın
../
kaç seher avuç açtım aşka...ellerim tutuştu sandım nar-ı cehennem...