Mutluluk Yutkunmalarım - 3

''Ey gözlerinin denizinde kaybolmuşluğum,
hıçkırıklarıma bir vagon daha ekledim
hisseder misiniz beni
sesimi duyurabilir miyim acının ertesine''

Yargısız bir susa büründüm Madam
düşürdünüz dilimden mavinin ezgisini
vakitsiz sevdaların durağında yitti gülüşlerim
sizsizliğin perdesi yankılandı yüzümde.
Hangi kuşun kanadına assam acımı
hücremden güneşe bakardı sevinçlerim
ellerimden
mavi uçurtmalar süzülürdü gökyüzüne
bilirim Madam, bilirim
kıyısı yoktu bana ölümün bu mevsimde...

Haritada deniz görsem boğulurum ben
birazda, hüzünden kalmadır üşümelerim
yüzümde
çatlamış su sesi olur satırlar
hep size yazarım,
hep sizi yazarım,
ve en çok size yakışır şiirlerim...

Geceye güneş asmaktı sizi özlemek Madam
zamansız uyandırmaktı cümlelerimi hep
dünü eskitip ömrünüzde
saçlarımı uzatmaktı boylu boyuna mateme
kelimelerinize buseler kondurmaktı geçmeyen
gömülmekti yine hayat kokulu gülüşlerinize
üşümekti Madam sizi özlemek
titremek tir tir
ve yanmaksızın varlığınızı sarmaktı üzerime
ömrüm niyetine...

Hadi tutun Madam
kaldırın beni hüzne boyalı hislerimden
belli mi olur
belki katiller de asar bir gün kendini
ahrazım işte
dilsizim hem de sevdanın beni bıraktığı yerden...

Zamanın ipine asarken tutarsız cümlelerimi
gökkuşağından umutlar biriktirdim çocukluğuma gizliden
yanaklarıma değmesi yasaktı gözyaşlarımın
oysa hep
hayaller büyüttüm sevinçlerinizden
yoruldum Madam
hangi yıldıza gizlendiyseniz çıkın artık
ve lütfen
göz kırpın gülüşlerime gezegeninizden...

Boğazıma tıkıştırışta giderim alfabeleri
belki
değişir takvimsiz iklimim
siz en iyisi Madam
yüreğinizin en tenha yerine gömün beni
belli ki
replikleri kayıp düşlerimin...

Sizsizliğime kaldırıyorum kadehimi Madam
alıp öbür yarımı da yanıma
yüreğinizden öpüyorum sizi
lal olup bağdaş kurarken siz boğazımda
avazım çıktığı kadar tartıyorum cümlelerimi
söylenmemiş pişmanlıklar yutkunuyorum
ve öyle çok susuyorum ki
boşlukta yankılanıyor içimin kimsesizliği...

Seviyorum sizi Madam
Seviyorum
sadece, içimden geldiği gibi.