Ne Çıkar Hiçsem Burada
bir dilek tut
kendin için
diğeri için
öteki için
beriki için
için için
şimdi bu pul pul saçlarım hiçse
yoksa yani anlayacağın mevzu
olmasa deniz feneri gözlerim
ha şimdi
kara çizgisi dudaklarım
sus pus yitse
gel git yanaklarım
sormadan etmeden
usul usul dökülse
midye kesiği alnım
çizgilerini bitirse kısalta kısalta
çok çok sen düşüncesi hariç
tüm kafam gitse
şimdi bu dağ soğuğu kollarım hiçse
kayıpsa yani mevzu bahis
terk edilsem ürkek çayırı omuzlarımca
nasılsa nasıl
kekik türkülü ellerim
aniden kapansa
servi yapraklarından tırnaklarım
ayak sürse belirmeye
göğsüm bir çiy tanesi misal
düşse yere
çok çok sen sarılmaları hariç
tüm gövdem uzaklaşsa
şimdi bu gecekondu bacaklarım hiçse
yıkılmaksak vahim mevzu ise
küfürlerle
ağıtlarla
paçavra şiirler ile
darala darala sönse tenha sokak ayaklarım
ve o
gece devriyesince basılan
çarpık kentleşme mağduru ölüm lekem
parlaya, parlaya gelse kendine
çok çok ardına düşmelerim hariç
tüm hepsi sarsılsa
şimdi yani
ne çıkar tüm bunlar olmasa
ne çıkar hiçsem burada
sen gece sayıklamalarına tutulup uyuyamaz
manav Salih Abi
sabah dokuz, dükkanı açmaz
Eftelaya üç çocuk tek gelir evin
kirasına zam yapmaz
köşede pinekleyen köpek
kuyruğunu kovalamaz mı
gök mü yıkılır başınıza
toprak mı çöker
altınız da
olsa olsa
bizim Yorgo iki kadeh atar
Müzeyyen Abla dinlerken
unuttum ismini ama herhal iyi biriydi
diye geçer düşlerinden
Ne Çıkar Hiçsem Burada, Bir Hiç olduğunu bilmek kadar büyük bir şey daha varmıdır zaten şu dinyada! Hepimiz birer hiçiz aslında..
Gözde canlanan dizeler.. Nicelerine kardeşim