Ödünç Kanatlı Melek

Kendi fırtınasını adımlar yaşam
Yelkovanla düşman zamandan
Ve kehribar bir akşamdan kalma
İzdüşümlerimin kıstaslarında bu onmaz yara/m...






Zembereği kirpiğime asılı haremi anılarımın
Çiğ kekemelerinde ayrılık yalınlaşır
Devrik bir senaryonun kahramanıyız en fazla
En fazla ısırgan sözlerin sızısıyla figan eder
Suskuya denk özlemlerimiz...






Şu koskoca kente saklanamıyor beklentilerim
Yaralı bir gönlün halel şeridinde olsam da
İçimde gün geçtikçe imlası bozulan cümleler
İsyan ediyor...
Gecenin aynasız kadranından dökülüyorum
Zamanın tenhalığına
Ve alevlenen kirpiklerim kapanırken gözlerime
Çocuksu bir lisanın sessiz çığlığı ile kendi kendime söyleniyorum
Eşkâlini fısıldanırken yüreğim ayrılıkların hüznüm diz boyu...
Oysa şehrin sağırlığı aşikârdı
ihanet giysisi nasılda yakışıyordu loş ışıklara
'seni senden çaldım 'derken nasılda gururluydu...







Ufaktım! Mutlu, al yanaklı, gamzeli
Gözlerim babama pervane
Ellerim oyuncak bebeğime
Bütün yıldızlı gecelerde taç yapardım annemin ipeksi zülüfüne
Gözlerim buğusuzdu o vakitlerde
Bilmezdim ninniden başka şarkı
Beyazlarım kararmaz
Siyahları sarmazdım o vakitlerde
Dedim ya en çok babama pervane bir hüviyetle
Ve oyuncak bebeğim birde kısacık eteğimle
Meleklerden ödünç mutluluklar dilemezken
Bihaberdim dudağımın büküleceğinden...





Başıboş bir zamanın hıçkırıklı meleğinden öğrendim sonrasında
'Babalar erken gider yurdundan'
Dudağımın büküklüğü oyun sanmışlığımdan hayatı
Yani bez bebeğimin eksikliğinden
Ve o sokağın nöbetini tutmaya gönüllü sancımalarımdan öğrendim ki
Ben babamın özleminin fedaisiydim...





Büyüdüm! Büyüdüm de nefesi değmedi sevginin yüreğime
Neyim varsa erittim sevdiklerime
Hoyrat davrandıkça kendime
Sarıldım layık bulduğum gülümsemelere
Ömüre nefes sürüp ömür uzattım
Duaya asıldı usul usul ağlarken vazgeçişlerim...



Ardımdaki yılların saçlarına tutundum
Tenime vurgun yaralanmalara sükûtu merhem sundum
Ama aşk şarkılarından dilimi alamadım
Öykülerine ağlasam da Leyla ile mecnun'un
Çoğul suslar içinde sesim döndü kendime
Yığın yığın acının dönemecinde
Her güleni dost saydım yine
Çünkü uslanmaz kanatlarım
Çırpınır durur vuslat mavisine
Bir meleğin dilinden dökülen cesaret
Ve ödünç aldığım tozpembe kanatlarla uyandım seherlere
'babana benzer bir yanı vardır sevgilinin' diyordu
İlla Umutla yüreklice
Yüklendim yine yeniden yüklemlerimi
Ünlemsiz hayata merhaba demeyi kursağıma dökerek
Göğe mavi sürerek...

13 Nisan 2010 326 şiiri var.
Beğenenler (15)
Yorumlar (7)
  • 15 yıl önce

    Şiiri okurken bir kız çocuğu büyüttüm içimde..

    Çok güzeldi ve özel..

    Kutlarım Tek kardeş,sevgimle😙

  • 15 yıl önce

    Eğer şair çocuk yanıyla bakıyorsa yaşama(ya) ve yaralı yanından düşüyorsa kelimeler içinden özlemekler dizilmişse sıraya böyle duvara çarpar gibi eder hüzünler adamı.

    Duvara çarptım. Buz gibi bir ağrı...

    Tebrik ve sevgimle...