Öleyazmanın Arifesi
/kadınlar ve firavunlar
taşları seven kölelerine
kelimelerini hediye etmezler.../
(ben söylemedim...bilmem ki kim söyledi)
aşk adında bir ihtimal fişleniyor gözlerinden
açık renkli bir mürekkep lekesinde
zorunlu bir yalnızlığı paylaşır gibi
ağulu sözcüklerin kaderidir oysa
iliştirilmiş ihanet dipçikleri
anlamaya çeyrek kala
sırtımı dönüyorum güneşe
küskün bulutlar dağılıyor
martı sesleri hangi makamda ağlar bilinmez ama
günlerden pazartesi
öleyazmanın arifesi
bir aşk'la sarmaş dolaş muhabbet
tellalı da istiharedeymiş
cigarayı ot kıvamında tellendiriyormuş
seçemedim...hangisiydi gözlerin
sözlerindi biliyorum
koyuluğunu zifiri bir felsefe tadında içtiğim
daralınca ince ahh çıkıyor dudaklarımdan
ağlamaya müsait ruhum
aldanmaya müsait kimliğimle çıkıyor yola
aşina bir serzeniş gizlenmiş düşlerime
bilirim
kanser başlangıcıdır seni her öpüş
bütün tonlarında hasret
kucaklanmaya değer bir takvim yaprağı şimdi
koparmak ne mümkün
düş bildiğin gibi zamanıma
gölgesi
yüreğimin üzerine çizilen kıvrımlar gibi düş
vaktidir
cinnetime tütsüler yakan
kokusunda örselenmiş leylak baharları
kevserdir
kana kana içtim
ademdan kalma bir dua gibi
kovdukça cehenneminden
tanrı şahittir ki
yine seni seçtim...
alicengizoyunu
(... yorulduğun zaman sev beni...çünkü dinlendiğinde terk ediyorsun...)
Ki kovalayan sen olasın Yorulunca yine yine sevsin diye !!!!!!!!!!!!!
öle yazdım adımlarım duyulmuyor ..
tebriklerim çok şair..çoktu yine şiir..
Gökçem Gerekeni Gani gani demiş ! Söz üstüne Söz sevap değil ! Üstat aman kondüsyona dikkat ! Enerjisini yüksek tut .....
(... yorulduğun zaman sev beni...çünkü dinlendiğinde terk ediyorsun...)
finali alsam kaçsam,tebriklerimi bırakıp....
sevgiyle kalın....
öleyazmanın arifesi... ölene dek bir bir hepsi ölümü teğet geçen her yüreğin, - sevgi - ölümsüz bahanesi... farketmiyor bil ki yorgun ya da dingin, gönül hanesi...