Ölümün "i" Hali..

Uyandığımda adımı unuttuğum ne çok rüyam oldu
Üryan uykularda ise kan ter içinde ürkmüşlüğüm feryât figan!

Kış ayazında ekilen bahar tohumları filizleniyor bugünlerde
Kor alevler sönüyor usul usul,
Maviye küskün kardelenler filizleniyor
Cehennemin en ıssız köşelerinde...

Pencere ardı yaralara sırmalanan
Kimsenin bak(a)madığı, gör(e)mediği
Küçük umutlara besili sevinçler
Unutulmuş anlar için gizli...

Ölüm sarmalarken damarları
Ve cellatlar her kirpik vuruşunda keserken gırtlağı
Pencerede bıraktığın hayaller,
Göz bebeklerine bakıp uzaklaşırken
Nefesin kefen olup sararken tüm özlemlerinle seni
Rodrigo kıskanmalı gülüşteki notaları...
Suskunluktaki es vurgularını!
Yuktunduğunda kursağına düğümlenen
Değirmen taşları un ufak olmalı...

Serçeler pervasızca uçarken sancılarının etrafında
Bihaberlik ve çaresizlik mengelemişken kollarını,
Odan küsmüşken tüm yaşayamamışlıklarına
Ve selâlar inatla hazırlık yaparken bitâp bedenine,
İsyan etmeli ellerinin dokunduğu çekili perdeler
Avuçlarındaki toprak kokusundan papatya tohumları dökülmeli!

Hayat sökülüp alınırken anı defterinin aralarından
Ellerinin sıcaklığını yitirmemiş kapı tokmakları
Ardın sıra düşerken noktalı virgüllerine,
Dilin, en yalın hali kusarken hüznü kaldırımlara
Sevdan, ardına bakmadan düşüyorsa suya
Tebessümünü asmalısın baktığın her noktaya!
Pınarlarınla da sulasan menekşelerini,
Portakal çiçeği kokmalı sabaha günaydınların!

İçinin dehlizlerinde pimi çekilmiş bir yürek saklasan da,
Ateşleyemiyor olsan da diş bileyen şüphe ve korkuların fitilini
Esir düşsen de yastığının soğuk yüzüne
Saatin tüm doğurganlığı dokunduğunda kısır düşse de
Devirmeli tüm sehpalardaki sessiz siyah beyaz resimleri..

Takvimlerde asılı kalan gün sadece özlemse
Yılgınlığına inat değişmiyorsa mevsimler,
Gözler saatin doğurganlığına dokunurken
Kuruyorsa zaman ve kısır düşüyorsa an!
Bırak hoyratça tüm gökyüzü vursun kıyılarına,
Güneşe akıt ruhuna yaslanmış kederleri!

Bak!
Ölümün 'İ' haliyim ben..
Gökkuşağı köprüsünden cinleri kaçıran,
Azrailin tırpanına o piti piti yazan
Yalnızlığı kızdırıp beş taş oynayan
Hüzün sarmaşıklarını gıdıklayıp kovalayan
Kırışıklıklarımda kundaklı bir çocuğu saklayan
Hayatın tüm seçeneklerine keçilik yapıp,
Ojeli tavşan ayakları ile ayakta duran!

Benim.. Ölümün 'İ' hali..
Tanıdın mı beni?

Dinle dediklerimi...

Ve bak bana...
Göz bebeklerimin derinliklerine inene kadar durma!!
Derin ruhundan ayrılana kadar kana..
İblislerin meleklerinden sıyrılana kadar durma!
İn siyaha çalan yeşil bakışlarımın sularına...

16 Temmuz 2010 76 şiiri var.
Yorumlar (18)
  • 14 yıl önce

    bukadar üzüntüye dayanmış bir ruh hali kaybederken bir bir bedenlerini kalemde söz kalmamışki anlatılabilen bütün hikayeler yaşamın kıyısında beklerken geçip gider ve biz kaybedince düşeriz peşine hep anlatım o kadar çok şeyi barındırmışki içinde otur romanlara konu yap tebrik ederim incili şiirinizi saygılar

  • 14 yıl önce

    uzaklardaki o bilinmeyen mekan korkuturmu? korkutur.."Üryan uykularda ise kan ter içinde ürkmüşlüğüm feryât figan!" gibi.. o korkulan ölümün içerisinde krizantem çiçekleri yetiştirmiş renklendirmişsin.."Portakal çiçeği kokmalı sabaha günaydınların!","Avuçlarındaki toprak kokusundan papatya tohumları dökülmeli!" gibi.. ve ölümün bağrına bıçağını sokmuşçasına "Bak! Ölümün 'İ' haliyim ben.. Gökkuşağı köprüsünden cinleri kaçıran, Azrailin tırpanına o piti piti yazan Yalnızlığı kızdırıp beş taş oynayan Hüzün sarmaşıklarını gıdıklayıp kovalayan Kırışıklıklarımda kundaklı bir çocuğu saklayan Hayatın tüm seçeneklerine keçilik yapıp, Ojeli tavşan ayakları ile ayakta duran!" yazmışsın o aykırı dizeleri.. ölümün koynunda umutlara açmış, çiçeklerle bezeli, inci ile süslü şiirine tebriklerim..

  • 14 yıl önce

    Güzel çalışma...başarılar...

  • 14 yıl önce

    bir kaç kere okudum şiiri..

    gerçeksi yanı ağır basan ve muazzam duygu örülmüş bir şiir.. yaşamın ağır yanını kuşanmış ve belli ki genç yaşta epey yorulmuş bir sızı...

    öyle dokunaklı ve öyle çarpıcı ki ; çok az şiir ve şair bunu becerebilir. ya iyi şiir olmaz ya duygusu ham olur..

    ama İayda çok ustaca betimlemiş kâh beş taş oynamış şiirle Kâh ip atlamış hayata nanik yaparken..

    ve finalde de kafa tutarak hayat yapışmış..

    çok çok iyiydi tebrikler şiire _şaire

    artı şiir ismi de hayli alafranga *****👍

  • 14 yıl önce

    Ölümün birçok kez kapıyı çalıp içine alınmaya çalışılmışlığından fırladı şiir .. Birçok üzüntünün ve acının geride kalmışlığından sıylan andan kontrolsüzce düştü ...

    Güzel gören yüreklerinize sağlık, teşekkür ederim... 🙂