Rüya Üzeri Sonsuzsun


Hangi şehirdenim, 

bilmem!

Fena sayılmaz halim,

yalan!

Sen varsın;

ağaç yaprağından daha güzel,

gerçek!


Annem yaşarken, 

gökyüzü maviydi.

Mutluluk, 

tutkudan bir şadırvan olurdu.


Ve ne zaman ki kapısız bir kafes gördüm,

ölümün öbür ucuna gittim...

-şüphe sokağının sonuna-

-gönül açlığının serin havasına-

-ıslak özlem akşamına-

ben onu görmeye gittim ,

gitmelerin öbür ucuna...

Gittim,

gittim kadına kadar;

tutkunun sessizliğine,

yalnızlığın kanat sesine kadar...


Ve sonra sevgi göründü;

oyuncak bebeğin

sabah ile kucaklaşması!


Tek bir şeyde onca şey görünür mü?


Çocuk gördüm, Ay kokluyordu.

Kitap gördüm, kelimeleri billurdan.


Koku göründü

dalga göründü

kar göründü

masal göründü...


Hayatın rutubetli tarafı,

yağmur damlalarında yalnızlık kokusu,

çiçeğin topraktan fışkırışı,

asmanın duvardan dökülüşü,

pencere ile ışığın savaşı,

karanlığın arkasındaki

aydınlığın öksürük sesi,

açıp kapanan

yalnızlık penceresinin saf sesi,

ölümün deri değiştirmesi,

ruhun kendi kendini tutarken çatlaması...


Ben,

dünyanın başlangıcına uzağım belki.

Ama çiçeklerin nabzını tutuyorum.


Suyun ıslak kaderine aşina olsam da,

ağacın

her daim yeşil olmayışına ne demeli?


01 Kasım 2021 43 şiiri var.
Yorumlar (14)
  • 3 yıl önce

    giyinmeyi beceremeyen kış biz iken ağaç neden çıplak neden yeşil değil gökyüzü, neden patikasız tüm k/ısırganlar

    eyvallah kardeşime...

  • 3 yıl önce

    Yaşamın kendisinin özeti, Bir çiçeği işaretleyelim,

    Yaprağında şiir olsun

    Sayfa güzel

    Şiir okunası

    Kutlarım.