Rüzgârla Dans...

Fırtına hışımla kapımıza dayanmadan önce,
Çaylak martılar gibiydik ?hatırla-
Öylesine korkak hayaller,
Öylesine düş bozması gülüşlerle...




İkimizin yarattığı gökyüzü vardı
Bulutlarıyla kucaklaşır,
Saçılan yağmuruyla oynaşırdık.
Gece çökerken ışığımızın üstüne
Yıldızları örgülerine iliştirip,
Mimiklerinde doğmaya başlayan ay'la
Yüzüme yaklaşıp sana biriktirdiğim sözleri öperdin.
Dudakların dünyamın kilidiydi.
Dilimle kapısını açar içinden gelecek toplardım.




_____________Bazen de süzülüp
_______________Toprağa dökülür
________________Yeşerip
__________________Filizlenir
____________________Sabahın kucağın da açardık





Ah!
Kuru ekmek arası umutlarımız vardı,
Gocunmadan kursağımıza saldığımız
Ve hiç isyanlara gebe kalmadık.
Nice okyanusun hırçın dalgası
Ruhumuza kırbacını savursa da
Kadınım...
Sevdamızın ipine sarıldık...





Huzur sayıklamalarımdı...
Gözlerine yollarımı serip cenneti arşınlamak
Bütün inanç filikalarımı, avuçlarına salmak
Teninde saklı ovalar da hüzün oruçlarımı bozmak




Sevgilim...
Bir zaman yalnızlığa kanat çırpışlarıma aldanma
Beyaz duvarlar örülüyor görüyorsun girdaplarıma
-Söz-
Yüreklerimiz bahara gebe kaldığın da
Geleceğim kıyılarına
Ellerimde sana yazdığım dualar,
Bebek açlığıyla kapanacağım tapınağına.
Süpürecek kirpiklerim
Yokluğum da açılmış yaralarını ?usulca-




Ve...
Haziran akşamlarının eteğinde
Saçlarından süzülen rüzgârlarla
Geleceğe dansımız başlayacak.






Kadınım gözlerine sığınmış umutlarda
Yüreğim saklanmışken
Yalvarırım sakın
A ğ l a m a.