Şabbat
Beklemekten
Yoruldum be dostum
Her gün aynı kitabın yüzünü görmekten
Bana ait olmayan bedenin içinde
Saklanmaktan yoruldum senin gibi
Eskidik mi ne?
Onca zaman sonra
İlk defa
Penceremize bir serçe kondu
Farklı olacak zannetmiştik ikimizde
Pencereye konan serçe aldattı bizi
Nereden bilebilirdik serçenin aç olduğunu
Biz haber getirdi zannetmiş
Sevinmiştik.
Oysa ki!
O serçeler
gökyüzünün hürriyet aşıklarıydı
Ve!
Yalan söylemeyi bilmezlerdi
Dostum hava kararıyor
Yağmurda yağıyor gel artık
Lambanın altında bekleme ıslanacaksın
Kısada olsa
Bir hayalin peşinden sürüklendik
Sürüklenirken de kandırdık kendimizi
Her doğan sabah gibi
Bu gün de
Düne benziyor
İstiklal caddesinde
Serçeler teker teker vuruluyor
El kurşunlarıyla.
Kendi kendine hep söylenip durdun
Hazır aş yiyenler
Anlayamadılar seni.
Hadi dostum şimdi
Aç iki kolunu yana
Parkandan süzülsün yağan yağmur
Islansın Postalın iliklerine kadar
Her zaman ki gibi
Kaldır başını yerden
Söyle yüksek sesle
Sana ait o şiirin son mısrasına kadar
Her tohum
Çiçek açsa da baharda
Yeni tohumları filiz vermeden koparacaksınız
Şuursuzca
Onlar yine filiz verecek bir başka dalda
Kış ortasında
Baş eğmeyen
Bir avuçtular
Sabah ezanında gülerek gittiler
İzlerini bırakarak.
Hala akıllarda
Silin isimlerini silebiliyorsanız
unutturun unutturabilirseniz
Denizin çocuklarını
Silin kütükten
zikredilmesin esameleri
Gölgeleri küçük adamlar
Korkularıyla yüzleşemeyenler
Yarınların adamı olamaz diye
Söylemediler mi sizlere.
Diye söylenir dururdun.
Oysa Ki!
Sen ve ben
aynı sokağın
Aynı ışığın müptelasıydık
Bu ülkenin
Çocukları hürriyet âşıklısı olarak doğacak
Mutlu insanlar geçecekti sokaklardan
Ben pencereden
Sense sokaklardan seyredecektin
Nereden bilebilirdik ki!
Dili kılavuz olanların
Yarınlara hüküm vereceğini
Seçilmişler
Ölüm tacirleri
Locaların dilsiz kralları
Şabbat'ta doğduklarını biliyorlar
Ama?
İnsanlar bilmiyor.
Çünkü Şabbat'ta Tanrılar izinli
Bunlara karışmamışlar doğduklarında......
Bu ülkenin Çocukları hürriyet âşıklısı olarak doğacak Mutlu insanlar geçecekti sokaklardan Ben pencereden Sense sokaklardan seyredecektin
Hayat acısı ile müsemma...nerede o eski umutların bol olduğu dünler ve de çocukluğumuz.Hani hiç ümit kalmadı diyesim gelir.Şiir harikulaade sayfaya ve inciye fazlası ile yakışmış.Bir değil bir kaç kez okurum ben bu şiiri.En yürekten alkışlıyor ve de kutluyorum sayın dostum.
Değerli Mesut Hocam! Anlam dolu ve anlatımı mükemmel olan bu nadide serbest vezin şiirinizi haz alarak okudum. Edip kaleminizi yürekten Tebrik ederim. En içten selam ve saygılarımla.
''Her tohum Çiçek açsa da baharda Yeni tohumları filiz vermeden koparacaksınız Şuursuzca
Onlar yine filiz verecek bir başka dalda Kış ortasında''
Ne güzel demiş Şairsen ! Adım tam tadında 👍 Hayat da böyle işte biz umut ettikçe umudumuzu yıkıp döküyorlar.. bizler hayal kurdukça acımaz bir fırtına savuruyor...
Okudukça uzanan ama bıkmadan hece hece okudum... Sıkmayan su gibi akan bir şiir okudum içtenlikle kutlarım..👧
"Bana ait olmayan bedenin içinde Saklanmaktan yoruldum senin gibi"
Tutsaklığın bir başka ifade edilişydi Üstad. Kutlarım
Bu ülkenin Çocukları hürriyet âşıklısı olarak doğacak Mutlu insanlar geçecekti sokaklardan Ben pencereden Sense sokaklardan seyredecektin Ülkemin çocukları özgürlük peşinde koşarken bazen darağacına çekildiler,bazen kör kurşunlarla vuruldular.Bunların içinde yalıda oturup hürriyet sevdalısı yok.Keşke anlayabilsek gerçeği.Yüreğinize sağlık.Sevgiler.😙😙😙😙😙😙