Sadr-u Leyla
O lalezar bahçesinde
Laleler küçüklü büyüklü
Yıldız'da bir Sadr-u Leyla,
Otuz üç yaş ecel yüklü...
Has bahçenin mahzun gülü,
Ah... Salınırken Der saadet'te
Uyusun perilerle Leyla'lar,
Tülsüz duvaksız kabirlerde...
Ah prensesim, Nur-u sultanım
O buğulu sesine n'olmuş?
Billur çeşm-i rüzgârlarla,
Saçlarına beyza dolmuş!
Öpüp elinden Valide sultan'ın,
Al gelinlik arifesinde...
Gidecekti şehzadesiyle
Bir kır atın terkisinde...
Sönerken feri gündüzlerin,
Gecelerim üşür konağında.
Yanar yüz mumluk şamdanların,
Tüter sünnetçi sokağında!
Narin bedeninde bir verem
Eşiğine düşmüş zemherisi...
Yamandır gecesi Sivas'ın!
Yukarı tekkenin neresi?
Çerkez yüzünde bir masum hüzün
Ağlaya ağlaya gitse de tabutun!
Bil ki senden önce oradayım!
Prensesim elimden tutun!
Cennetmekân Vahdettin!
Adına 'Gülefşan' demiş!
Siyah beyaz resimlerde,
Babaannem seni özlemiş...
Kapanıp toprağına şu gün
Seni ne çok özlüyorum.
Halifelikte Hürrem halamı,
Tahta minareden gözlüyorum.
Ağlasın içimde eski zamanların
Benim görmeden sevdiğim sultan!
Bahtın saçların kadar siyah,
Ey Devlet-lü Ali Osman...
Bir şiir ki ancak bu kadar güzel olsun... Kelime zenginliği, akıcılığı, içeriği mükemmel... Harika bir eser çıkmış ortaya... Kutlarım Ahmet Bey... Saygılarımla...
Has bahçenin mahzun gülü, Ah... Salınırken Der saadet'te Uyusun perilerle Leyla'lar, Tülsüz duvaksız kabirlerde...🙂
baştan sona son derece mükemmel bir şiirdi
şiir bana okumuş oldugum osmanlı romanlarını hatırlattı
ve bir seneyo şeridi gibi gözümün önünden canlandı dizeler
kutlarım Ahmet bey ilhamınız daim olsun saygılar.👍