Şerefine Mum Diktim.

Hayret,
Ne kadar da hızlı geçiyor zaman,
Üç yüz atmış dört yaprak düşmüş,
Sen gideli duvarda ki takvimden.
Ben ise, daha dün gibi hatırlıyorum,
Tenimde dolaşan karıncayı kıskanıp,
Huysuz bir çocuk gibi dizlerime yatışını.

Nasıl da sevgi dolu bakmıştın o gün gözlerime,
Aşk seranatları yapan bülbüller gibiydi,
Şakır şakır şakıyan dillerin
Sanki her bir kelimede bal damlıyordu ucundan.
Kara gözlü hatunum!
Çevreşamım!
Sensin benim bu dünyadaki huzur buldugum tek servetim.
Eğer bu aşkın bedeli cehennem de yanmaksa,
Ben o cehenneme seve seve girerim; diyordun.

Biz kendimizi kapılmışkan meneviş kokulu sevdanın seline,
Minik bir tekmeyle kendimize geldik ikimizde birlikte.
Daha yüzünü bile görmediğimiz kızımız,
Heyyyy!
Beni unuttunuz bende buaradayım,diyordu savurdugu tekmelerle.
Ne yüzünü görmüştük
Ne de yumuk yumuk ellerini.
Varlığı mutlu ediyordu beni,ne de olsa senden bir parçaydı içimdeki.
Sen bana benzesin istedin.
Annesi gibi kara gözlü, kara kaşlı olmalı benim kızım.
Ben de sena benzesin istedim.
Babası gibi selvi boylu olmalıydı benim sarı saçlı meleğim.

Sen adı; Kevser olmalı dedin,
Ben ise; Leyla!
Nasıl olsa Aslı,ydı ablasının adı.
Bir de Leylamız olmalıydı,
Unutulmaz aşkların doyumsuz meyvası.

O gün hazan vurdu gönül bağlarımıza.
Daha hasada ermeden dalında çürüdü salkım salkım umutlarımız.
Yitirilmiş sevdalar menzilinde,kaybolup gitti aşkımız.
Bilirmisin,
Ateş böcekleri kanarsız uçarlarmış,kaybolan sevdalar menzilinde.
Güne bakan çiçeğine konan bir ateş böceği oldum,
Ben de sevdan ile uçtum bir kıvılcımın yetti benim ahir ömrüme.
Ne senden öncesi, ne senden sonrası,o günden sonra
Hiç bir karınca bile dokunamadı namaherem esmer tenime.

Vay be!
Lanetli O günden bu yana
Koskoca,üç yüz atmış dört yaprak düşmüş takvimden,
Üç yüz atmış beşincisi düşmeden bir mum yaktım bu gün.
Gidişinin,
Kalleşliğinin şerefine.
Mazide ki anılardan bir masa hazırlayıp,
Göz yaşımla doldurdum kadehleri.
Gittiğin o gün doğmamış kızımızın,
Benim ölüm günüm,
Senin ise doğum günün oldu.
Doğum dünün kutlu olsun kalleş sevgili.
Hadi utanma,
Derin den bir nefes al, şerefine diktiğim mum,ma üfle.
İstersen kadehten de bir yudum göz yaşı al, tabi için kabul ederse.


canımdan öte sevdiğim Nurşenime ithafımdır.
(sen üzülme nurşenim her insan ektiğini biçecektir elbette)

12 Temmuz 2010 1058 şiiri var.
Beğenenler (18)

Henüz beğenen olmamış...

Yorumlar (22)
  • 14 yıl önce

    nice dörtyüzüncü şiirlere çok güzel kaleminiz daim olsun Safiye hanım saygı selamlar

  • 14 yıl önce

    Üzülmek mi gerekiyor yoksa yaptığımız hataların acısını mı çekiyoruz bilemiyorum ancak bazen körlüğümüz bizi mahvediyor ya da çok fazla iyi olup insanlığa gülmemiz...Garip!

    şiirde anlatılanlar etkiledi beni... Tez zamanda huzur bulursunuz inşaalh.