Sessizliğin On Rengi
Gitmek
gidebilmek kolay mıdır ki!
yandığım bir yanın ateş
ölümü sevdiren
bir yanın uçurumken
sorgusu olmaz gözlerimin
susarım
bir yanında
yandığım
yaktığın ateşin
diğer yanında
kapıları sensizliğe açılan ölüm uçurumundayken
ellerini bırakıp
hangi yana adım atsam
özgürce ölmek
ölebilmek kuşların kanatlarında
susabilmek
susturabilmek
geceye misafir çığlıkları
açtığında kollarını
rüzgarın saçlarında alaycı raksı
yüzünde dünün derinleşmiş izleri
gözlerinde
denizin mavisi
on renkte
on kez ölmek gibi
sensizlik
sana ait zannettiğin
aldığın nefes gibi
gecenin karanlık olduğuna bakma
her gördüğüne utandığın dandır
matemin on renge bürünmesi
seyret seyrede bildiğin kadar
ölüm uçurumundan
uğurluyorum her gün
ruhlarını bir başka bedene
emanet etmiş
ölenleri
yolculukları nereyedir bilinmezken
yollarında beyaz papatyalar
siyah laleler
kırmızı gelincikler
küs
gökyüzü on renge bürünüyor gözlerimde
adını koyamadığım
her gece kapıyı çalan ölüm
suskun gökyüzü
asude deniz gibi
sensizlik
yaşanıyorsa
olamadığın bu kentte
emanet bedenim
her an
on renge bürünüyor...
.
.
.
' Farkında mısın?
her günü bir renge boyadığımız hayat
yinede devam ediyor... '
Mustafa hocam gözden kaçırdıklarımız bize bir başka hayatın rengini sunuyor farkında değiliz....Teşekkür ederim..🤐
Farkında mısın her gün bir renge boşadığımız hayat yinede devam ediyor.👍 doğrusun Üstat . Urladan selam.
Aahmet hocam çok haklısınız... hayatı kendimiz boyuyoruz siyahlı,,,.. gri'li. kırmızılı,... sarılı rengarenk yapıyoruz bilerek veya bilmeyerek..değerli yorumunuz için teşekkür ederim...👍
Ayrılık hep vurur, derinden yaralar insanı ki hele de birliktelik daha öncesinde uzun süreliyse gidenleri gözler hep arar. Ama yine de insan sevda adına hayat adına umudu asla yitirmemeli ...👍
Güzel bir şiiri hüzünler ile birlikte...
AAAAAA AAAAayşegül aşkım karagöz değerli kalem dostum çok çok teşekkür ederim yüreklere dokunabildiysem ne mutlu ...🤐👍