Şevval/den Önce
Ay/fer' ini tüketse de gecenin en zift karasında
Sakın değmesin keyfine hiçbir keder hiçbir elem
Gökkube' den yaprak dökümüne uğrasa da yıldızlar
Kör bir kuyuda dibe vursa da kurtuluş hayallerin
Ve uzanıp ta tutamasan o buz mavi umutları yar
Senli zamanlarım senli rüyalarda kaldı desen de
Bil ki sevgili ölüm olur ayrılığın diğer ismi
Bekle beni Şevvalden önce
Libassız bir mum ışığı olur yine aydınlatırım seni
Yine göklere sarmal o nevroz ateşlerinde bedenim. Yanmalardayım, tenim üryan. Her yan kül, her yan duman.
Hazar'ın bana aç, deli mavisindeyim kulaçlarım sensizliğe...
Acılar çekiyorum ardın sıra hiç tüketemediğim. Adına mihrim dediğim acılar.
Sen sevgili nasıl da nazlandırırdın, nasıl da kıyamazdın.Bir an solsa yüzüm dünyaları yıkardın.
Ya ben yanında bile olamadım,saçlarımın tellerini yolar gibi yolup canımdan sana can katamadım.Şimdi nafile dövünmelerdeyim amma değişir miydi ki kader denen bu haset yazgı / kem yazgı
-Olaki gelseydim / gelmeliydim Şevval/den önce.
.
"Sen sevgili nasıl da nazlandırırdın, nasıl da kıyamazdın.Bir an solsa yüzüm dünyaları yıkardın."
Ya ben?
Gidilmeliydi...
Yarım kalmış büyük bir aşk..
Çok etkiledi şiir..
Tebriklerim çok...
Hoş mısralar esenlik içinde bırakıyor...sevgiler....yüreğinize
İyi Günler Atiye Hanım... Şiiriniz çok güzel olmuş,,,kutlarım...... Gönlünüze yüreğinize sağlık....... Ankaradan Sevgiler... Saygılar....