Şiir Kokuyor Olmalıydın Yokluğumda
Şiir kokuyor olmalıydın
Yokluğumda....
Ya şiirlerimi okurdun,
Ya da ben şiirlerimi sana.
'Tenine yazdığım şiirler',
Silinmezlerdi,ben olmasam da.....
Soruyorsun şimdi bana...
Başka tenlere de yazılır mı şiir?
Yazdın mı diye soruyor gözlerin!
........................................................
Gözlerimi kaçırıyorum ,
Keder bakan gözlerinden,senin!
Sitem bakan gözbebeklerinden...
Günlerce kirpiklerinde biriktirdiğin yağmurları görmezden geliyorken,
Ve temize çıkarmaya çalışırken sözcüklerim,
Beni bana
Beni sana.....
O masaldaki pinokyoyum işte!!!!
Kaçıp,saklanmak istiyorum ,
Masalıma.
İnsan olmakta gözüm yoktu ki benim....
Şiiri sevmek istemedim ki....
Ağacımın kökünde varmış,
Ustamın ellerine bulaşmış, aşk...
Anlayacağın,hamurumda saklıymış,
Aşka aşıklığım...
Maşuklarımın sayısını nereden bilebilirdim söyle..
Doğmadan önce!
Doğurmadan önce,
Yazmadan önce!
Sen,
Beni suçlamadan önce....
Yine soruyorsun?
Kaç tene yazılır şiir?
İnan,ben de bilmiyorum...
Utanıyorum şairliğimden......
Aşklarımla,belki de adını bilmediğim tüm tutkularımla,
Sana fazla geleceğimi,
Yani az geleceğimi anlıyorum! aniden
Adını nedense koyamıyorum..
Ne şiirlerin,
Ne de sana duyduğum hasretin!
Şiir kokan seni,yeniden koklayamıyorum...
Şiir yazılır mı?
Şiir olunur mu,yoksa?
Şiirimdin benim.....
Gözbebeklerine ilk kez dokunduğumda anlamıştım,
Seni doğuracağımı,
Sana doğacağımı,
Sende öleceğimi,
Tenini bana emanet edeceğini,
Ve şiirlerimin tenine yazılacağını!!
Biliyordum!
'Bilmem'yine gülümsetiyor her zamanki gibi...
Bilmemeyi ne kadar çok özlüyorum,oysa
Kimse bilmiyor....
Kimsesizliğime sarılmayı istiyorum o an,
Kendimi senin denizine atmak,
Senin gökyüzünde kaybolmak
İstiyorum.
Sadece suya yazılan bir isim olmayı dilerken ruhum,
Nafile dileklerimin hepsi
Gözüm göre göre...
Sıraya dizilmiş bekliyorlar,
Sıranın kendilerine gelmesini...
İkimizin olan o uçurumun kenarında.....
Yıldızları,dalgaları,martıları izliyorlar...
Gözlerini kaçırıyorlar gözlerimden,
Biliyorlar,
Gözlerimin artık sensiz olduğunu...
Uçurumun benim gözlerim olduğunu biliyorlar....
Şimdi küsmüşsün bana,
Gökyüzünden vazgeçtiğin söyleniyor...
Kirletmişsin güya yıldızları!
Öyle söylüyormuşsun kendine...
Ben,
Ayda tutuldum.
Yıldızda yandım.
Gökyüzünden vazgeçemezdim senin gibi,
Gökyüzüne emanet etmiştim sesimin çığlıklarını,çünkü!
Martılar her daim neden yorgun sanıyorsun ki!
Yıldızlar kayardı bazen,
Toplardım,saçlarına takardım.
Kördüğüm aşklarımın,
Şiirlerimi öperdim,
Tenlerinden....
Gökteki yıldızlar,
Kirlendiklerinin farkında bile değiller,
Senin gözünde yani......
Benim incim,senin incin sanıyorlar kendilerini hala...
Gökyüzünün prensesi zannediyorlar kendilerini,
İçim acıyor!!!
Bir yalana da bu kadar uzun süre inanılmazdı ki!!!!
Ağlatmam,ağlatamam onları,
Bu karanlık gecede.
Bana yol gösteren,
Ayı ve yıldızları,
Yarı yolda bırakamam.....
Küskün kalbini anlamaya çalışıyorum,
Gözlerin hala aşk bakıyor öte yandan,
Nereden bilirdim,
Elime gökten düşen bir yıldız olduğunu,olacağını???
Sanma ki ellerim güçlü!
Sanma,sözlerim büyülü..
Son sözümü söyleyeceğim
Ve son şiirimin son dizesini
"Yazacağım tenine",
İzninle......
Yıldız olamayacaksın belki,yeniden..
Ama seni ancak denize teslim edebilirim....
Emanet edebilirim,denizlere....
İnanmayacak mısın?
Deniz yıldızlarına bin!
Benim yerime...
Gözlerinden akan yaşları görmeyeyeyim diye,
Sahte bir gülücük kondur,
Yüzüne.
Kendi tenine yaz lütfen,
Affettiğini beni!!!
Ben,çıkarıp attım tenimi.
Dalgalara bıraktım....
Vazgeçemeyeceğim yolculuklara çıkacağım,
Eğer bir gün beni beklemeye kalkarsan,
Ben,gizli,saklı olacağım,
Şiirlerin satırlarında.
Ama adına aşk dediğim tutkularımla.
Affet artık beni!
Asılı bir dizesin şimdi boynumda,
Kimsenin göremediği,
Kokusuz..
Koynumda....
Sadece tenim dokunuyorken,tenine...
Ellerim çoktan unuttuğunda beni,
Cesaretsiz kalsalar da...
Her yutkunduğumda anımsatacaksın kendini!
Azıksız,aşksız,
Ardımda bıraktıklarımı unutmaya çalışırken,
O vazgeçilmez yolculuklarda.
Ay ve yıldızlar yol göstermeye çalışacaklar her zamanki gibi....
Ve sonra dayanamayıp,
Emredeceğim sana!
Unut artık!
Unut!
Çıkarıp atmadan boynuma dizili şu incileri..
Unut artık beni!
Deniz kabuklarını düşüneceğim,
Dalga kıranları,
Deniz atlarını,
Deniz fenerlerini...
Ve bir gün ben de bir inci olacağım inan...
Bir şiirin boynuna dizili!!!
16-ocak-2010-Sinop
sitare
Şimdi küsmüşsün bana, Gökyüzünden vazgeçtiğin söyleniyor... Kirletmişsin güya yıldızları! Öyle söylüyormuşsun kendine
Kendisiyle olan hesabını bitirdiğinde içinde koşan deli taylardan birine binip gelecektir... O şimdi😅 dur.
Kutladım
günün şiirini kutlarım..şiir adına güzel bir paylaşım...
Seçki Kuruluna ise şunları söylemek isterim... Hani Ataol Behramoğlu'nun bir şiiri vardır... "Ben sana çok teşekkür ederim, Çünkü beni İLK SEN SEVDİN" Bu duyguyu yaşattığınız için çok teşekkür ediyor,saygılarımı sunuyorum...
Öte yandan,Sevgili sait Abi'nin dediği gibi;boynu eğik bir olgun başak olmaktır derdim....Boynuma elmaslı bir kolye bırakmışlar,dediklerine göre.....Zaten ağır gelir boynuma.....Boynum yine eğilir her zamanki gibi....Beni payelendiren,beni,bana aynalayan herkese çok teşekkür ederim.....Eleştirilmeyi de sevdiğim söylenebilir...Lütfen geri bildirimleriniz eksikliklerimi gösterse de,ya da yanlış,hatalı telaffuzlarımı??😊esirgemeyin benden....Hepinize ayrı ayrı eşekkür ediyorum...Dikkat edeceğim boynuma asılmış bugünün yadigarı o elmas kolyenin taşlarını düşürmemeye...Tüm sakarlığıma rağmen...Sevgiyle....😊😊😊😊😊😧
Sevgili Şiir Dostlarım....şiirdaşlarım demeliyim sanırım hepinize.....Merhaba😊 sabahleyin öğrendiğimde şiirimin günün şiiri olduğunu,önce şaşırdım,kafam karıştı....Sevinsem mi,üzülsem mi bilemedi yüreğim...Çünkü bir günbatımını anlatmıştım şiirimde....Günün batımı canımı yakarken,meğer sizlere göre,sevgili seçki kuruluna göre,alkışlanmayı haketmişim....Şaşırdım.Ağlasam mı,gülsem mi bilemedim.Sizlere teşekkür etmek içinse,cesaret toplamam gerekti.Günün şiiri,dünün şiirine dönüşürken,son bir gayretle alabildim kalemi elime....😊 Hepinize ayrı ayrı teşekkür ediyorum,beni onurlandırdınız....
Öte yandan Şiir Seçki kurulu dışında teşekkür etmem gereken biri daha var.....Adını anmazsam,acır yüreğim....Kızarım kendime....Bu şiir ne kadar benimse,en az o kadar da O'nundur demeliyim...Sevgili Serhat Ülker'e çok teşekkür ediyorum..Çünkü "Önce tene yazılır şiir",O'nun dizesidir ki,bu dize olmasaydı zaten,bu şiirde olmazdı sanırım...Kabul ederse,kabul ederseniz paylaşmak isterim şiirimi O'nunla...Buna ihtiyacı olmadığını bildiğim halde,sadece benim ihtiyacım olduğu için...😊........
Favori olarak seçilme ve yorumlanma sayısı yirmilerde. Okunma sayısı da üç yüzlerde. Şair, doğru anlaşıldığını görmüş müdür, bilemem.
Şairlerin, bazı yorumlardan ve özel iletilerden ötürü karşılaşabildikleri sıkıntılar olduğu gibi, aile içinde ve yakın çevresinde de benzer tartışmalar çıkabilmektedir. O zamanlarda gösterilebilen tepkilerle yeni şiirler yazılabilmekte, sitem edilebilmekte ve bir bakıma savunma yapılmaktadır.
Bu bağlamda,kanımca, şairin beklentileri, kendini tanıtımı ve her şeye karşın şiiri yeğlemesi dile getirilerek vurgulanmıştır. Yanlış mı algıladım, hiç mi anlamadım, emin değilim.
Varken de yokluğumuzda da kendimizin de karşımızdakilerin de şiir kokuyor olması, hepimizin ortak dileği olmalıdır ki bundan eminim.
K u t l u y o r u m .