-Son- Bahar

Günü geceye sağmak benimkisi
Emzirmek kederimi dolunayın bağrında
Yıldız tozuna bulanmış siyahlığım
ruhun gerisinden dikmişken gözlerini dudaklarıma
Acı yutmuş bir ninni mırıldanmak
Seher Yıldızı'nın mim'ine.

Artık olmayan bir kucağın düş'ünü susmak
ve susmak...
Oysa ne az kelimem varmış gerçeği anlatacak...
Ne iflah olmaz bir intikammış Tanrı'nın muvaffakiyeti...
Yüzü düşer hilâlin zifiri karanlıkta
Beyazlara bürünmüş bedenin
Köy kokan çamlıktan yukarı taşınırken
uzaktan bakmış sana Tanrı...
Toprak Ana yeniden doğuramaz mı seni?
Belki mucizesi İsa'nın dokunur omuzlarına
Rüzgâr kollarından tutup taşır bağrını bana
Olmaz..!
Çalar yine Tanrı seni
Hırsızlık kavlü beladan kelli işlemiş kanına...

Dudaklarının kıvrılışına yandığım!
Ah hasretine hasret kaldığım!
Kaç gel gök kubbeden yanıma...
Sahte eller okşarken başımı
Gözyaşlarım toprağına damlıyor.
Hadi tut al bir avuç kızıllığımdan
Kar'a tutkun yazlarımı çevir bahara...

Derler ki: Bahar yeniden doğuşudur bir doğanın.
Kaç doğa var bu yaşamda?
Kaç dua var kıymetine küfür bastığım?

Unut...
Tanrı ne söylediyse sana, unut!
Unut ki;
Kandığın canın can bulsun yeniden.
Sağ yarım gelsin geriye
Mona Lisa'nın çukurundan çıkayım
Gülen yarım sana ömür olsun
Ben ölümün dizlerine kapanırım!

Mahrumiyet vesvesesidir Şeytan'ın.
Gün ışığında körleşen sokak köşelerine
isminin anlamındaki boynu büküklüğe
gözüme değmemiş heyecanının hayaline
kapılıyorum...
An ? an ? an ? an ? an!

-Dönmek, gitmiş olduğunu unutturur.
Yeter ki bir kez sev düş'ümde
Korkak adımlarım dönerken Sırat'tan geriye... -

04 Nisan 2011 56 şiiri var.
Beğenenler (11)

Henüz beğenen olmamış...

Yorumlar (6)
  • 14 yıl önce

    Gidenlerin her biri memnun ki yerinden Bunca yıl oldu dönen yok seferinden.....eğer öleni seviyorsak ölümü de sevebiliriz belki mecazi bir ölüm anlattığın ama bak yok oluş değil yazıyorsun etkisindesin neyse yine bir şair...Ölmek değil ömrümüzün en feci işi...Müşkül budur ki ölmeden evvel ölür kişi demiş...ben ne anlatmaya çalıştım şimdi ki inan ben de anlamadım bir şey.....