Son Bakış

Saçlarını tarıyordu.
O'na son kez baktığımda.
Aynada kendini seyrediyordu.
Radyoda hüzünlü bir şarkı.

Başka bir evde,
Başka bir zamanda
Yaşayan sesler konuşuyorken
Ölümü.
Seslerin gözleri,
Görüyordu birbirlerini.
Sıkıntı aralarına girmiş oturuyordu.
Minderler rahat.
Kedi mırıldıyor,inliyor.
Kedi uzun,beyaz bıyıklı..
Duvarlardan sular akıyor.
Kapısı yok duvarların,
Sadece dört duvar
Penceresi de yok ki
Güneşi çoktan batmış bu odanın!.

Yine başka bir zamanda
Yaşayan insanlar,
Kahkahalar atıyor....
Kedileri hiç olmadı,
Balıkları intihar etti.
Ölüm o odada, ya da diğerinde,
Yanıbaşında
Suların içinde,sesinde gözlerinin
Ve sesinin saklandığı
O belirsizlikte.

Saçlarını tarıyordu,
O'nu son kez gördüğümde.
Kendini seyrediyordu,aynalarda.
Bilmiyordu son kez görüldüğünü.
O'na baktım.
Saçlarına bir hoşçakal çiçeği bıraktım.

Soldu mu çiçeğin?
Uzadı mı saçların?
Kedin hal ağlıyor mu?
Aşık oldun mu hiç benden sonra?
Hal konuşuyor mu ölüm?
Sesin, sözlerin beni hatırlıyor mu?

Unutmayın istedim sur'etimi.
Sesimin tınısını...
Nasıl merak ettiysem o insanları,
işte en az o kadar merak ettim,
söylenmemiş,düşeyazan o aşk baladlarını..

Aşk...
Ne büyük yanılgı!
Aşk acı veriyor,
Ölüm de acı.
Yaşam acı veriyor...

Aşkım,yani bana ait olduğunu sandığım,
Acımadan acı verirken,
Ölümüm,bir köşede suspus dinleniyor!

Senin hiç aşkın oldu mu?
Benim mi?
Olmadı....
İzin vermedim çünkü.
Alıp bavulunu bahçeme girmesine,
Sonra da çıkıp gideceğini bildiğimden,
Dokunmasına güllerime
İzin vermedim.

O geldiğinde solacaktı çiçekler,
Sonbahar gelecekti o uçarı yazın ardından,
Ya da o ilkbaharı kovalayan,
Yabani çiçekler açacaktı yollarda.
Kokular saracaktı şehrin tüm sokaklarını.


Aşk kokacaktı tüm şehir,
Yapraklarını çoktan soyunmuş olacaktı ağaçlar,
Uzaklarda birileri intihar edecekti,
Sabaha karşı güneşle.
Ah,bir görebilselerdi gözlerini....
Vazgeçerler miydi?
Vazgeçilir miydi?
Herşeye rağmen, acılardan....

Rüyalarını bırakıp gidenleri,
Bırakıp gitti mi zaman?
Aşk onlarsız yaşayabildi mi?
O terkedilişten sonra.
Bavulunu attı mı denizlere?..
Ve sorabildi mi kendine.
Var mıyım yok muyum diye....
Bir varmış,bir yokmuş diye başlarken tüm masallar,
O kendine sorabildi mi?

Beyaz nilüferler yayıldı mı maviliğe?
Kuşlar çırpınıp çırpınıp havalandılar mı, yine?
Gözyaşların çoğaldı mı?
Yine ağladın mı?
Söyle.
Aşk sado-mazoşist olmalı!
Öyle de...
Bizim suçumuz ne?


Suçu ne, hoyratça kopardığımız çiçeklerin?
Acınmadan yakalanan o beyaz güvercinin
Suçu ne?
Hep birlikte batırdığımız güneşin?
Yüzüne birkez bile bakmadığımız aynaların?

25-ocak-1995

13 Kasım 2009 244 şiiri var.
Beğenenler (3)

Henüz beğenen olmamış...

Yorumlar (9)
  • 15 yıl önce

    Beyaz nilüferler yayıldı mı maviliğe? Kuşlar çırpınıp çırpınıp havalandılar mı, yine? Gözyaşların çoğaldı mı? Yine ağladın mı?

    tümüyle çarpıcı kendimi buldum etkileyici ve güzel bir yalnızlık şiiri emeğinize sağlık...

  • 15 yıl önce

    👍👍👍👍güzel akmış kaleminden 👍👍👍👍 yüreğine sağlık

  • 15 yıl önce

    yine yeniden mükemmeli okudumm yüreğinize sağlık dost

  • 15 yıl önce

    yaşamın diğer adı aynalarla kendinle yüzleşme...sizi tebrik ederim aynalarda kendinizi iyi sorgulamışsınız...iki tercih arasında gitmiş gelmişsiniz...aşk ve ölüm....aşktan uzak,sevgiden yoksun....ölüme hazırlık yapan bir av....neçare ki;yaşamak herşeye rahmen tatlı...tbr...👍👍👍😙