Son Şafak
Bir ses
hiç tanımadığım bir ses
yıllar evvel
hasat zamanını bekle,tan yeri ağarmadan
seni almaya geleceğim dediydi
hazırlanmalıyım ... Musa
Şafağın tarifsiz ihtişamı ile üzerine doğduğu
zirvelerinde yılkıların özgürce koştuğu
buğdaylar başak verip,hasat zamanı geldiğinde
göğünde toygarların uçtuğu
yaylalarından billur ırmakların çağladığı
ruhumu orada bırakıp göçtüğüm
doğduğum toprağım ...
Kaç hasat mevsimi gelip geçti
ömrümün çile sokağından
yüreğime katar katar sevgiye hasreti devirip
koynunda soluklanmayı beklerken
bir bilsen ...
...
Yaklaşmakta olan kalabalık kortejin
siren seslerine karışan uğultusunu
duyuyor musun.. Musa
özlemle beklediğim an bu vakitmiş
O'ruhum ve toprağım
canımın sızlayan solyanını sarmaya geliyorlar
hazırım ben ...
şafak son ...
kararlı ve güçlü duygusuyla hoştu şiiriniz..ve bu duyguların yanında bahsi geçen isim kurgusal değil gerçekse yine o güçle uyumlu güzel bir tesadüf olmuş ki kurgu olması ise ancak yine yerinde bir karar olabilirdi..
tebriklerimle..