Su Visali
Henüz doğmamış bir bebek düşün annesine hamile,
Şuursuz tablo visali resmetmiş,
Künyesini düşürünce sonbahar.
Su eser dağların ardından,
Nehirde bir deli rüzgâr,
Hissediyorum ki alnımda akşam doğacaktır.
Görüyorum, öksüz ufukta akşam parlar nedensiz
Caddedeki deprem Tanrı'dan habersiz
Ütopyanı korkutan seraba doğru
Beni tıpkı bir üzüm misali aşerirsen
Seni kelimelere boğar, yanı başında ağlarım...
Dün gece rüyamda balıktım
Işıklara bezeli vitrinde
Beni satıyorlar
Senin balık saydığın yosunlar...
Bana göre budur hası yaşamın
Yaşamak kadınımın
Su kokan gözlerinde...
Dar gelir toprağın
Acıtır tenimi yâr
Sen en iyisi denize göm beni
Seyret giyerken, denizin köpüklerini...
Nar kıvılcımısın göğsümde
İğdeler, hüzünler, ince koridor
Kuru gül dalına mavi bulut
Rüyamda balıktım ve beni sana pazarlıyorlardı.
ustalara yorum yapmak zordur. sana da yorum yapmakta zorlanıyorum kardeşim.
okumaktan büyük keyif aldığım bir kalemsin.
takdir ediyor ve örnek alıyorum kalemini.
sevgiler gönderiyorum büyük yüreğine.
şiir ziyafeti için teşekkürler.
pes valla pes...
korkulur senden küçük adam...
tebrik çokkkkkkkkk.. sevgimle..
"Dün bir rüyada balıktım, Sokak başındaki balıkçıda, Beni satıyorlar, Senin balık saydığın yosunlar"
Ben imgelem kavramını birincil imgelem, ikincil imgelem diye iki düzlemde düşünürüm. Birincil imgelem, benliğin sonsuzluğunda hiç sonu gelmeyecek olan yaratma ediminin sonlu insan zihnindeki bir tekrarı, insandaki bütün algı gücünün yaşayan, canlı yönü, birincil etmenidir. İkincil imgelem ise, birincil imgelemenin bir yankısıymış gibi düşünürüm. İkincil imgelem bilinçli irade ile birlikte yaşar; ama yine de işlevi yönünden birincil nitelikteki imgelemle özdeşlik gösterir, yalnızca işleyiş düzeyi ve biçimiyle ondan ayrılır, çözülür, yayılır, dağılır. Bu yüzden bütün balıklar tezgahlarda ölü olsalar da hep canlıdır.
Şu halinle bile burada en iyi yazan 10 kişinin arasındasın bende, daha da iyi olacak kalemin.
Tebriklerimle,
çok usta çok,, saygılar, tebirkler
yüreğine sağlık ablam çok güzeldi
kutlarım