Susuyorum

diken tarlalarında yalın ayak
yürümeyi göze almaktı seninle yaşamak
kana buladığın takvim yapraklarında
savrulurken ömrün baharları
sevmeye çalışmaktı kış yalnızlığını

sensizliğin o soğuk ağrısında
içime bir hüsran çekiyorum bu gece
kahrolası bir öksüzlük çörekleniyor yüreğime
şiire çözülüyor düğümlerim

bir of çeksem karşıki dağlar yıkılır mı ?
çevirsem zamanı tersine
sussam ölesiye
aşk yine konuşur mu ?

...

kan damlıyor geçmişin parmaklarından
ihanet
aşkın soysuz katili...

bir kar tanesi binlercesini tetikliyor
her acı binlercesini doğuracak biliyorum
korkuyorum
kıpkızıl bir ayrılık düşüyor bembeyaz tepelerine istanbul'un
durduramıyorum...

bugün yutuyor bundan sonralarımızı ansızın
düşüyor maskesi bunca yıllık dostluğun
aralanıyor perde yeniden
tanıdık kederler selamlıyor
yol kenarlarında boynunu bükmüş tozlu manolyalar
kar taneleri hapsediyor yeşilleri
buz tutuyor bütün özlediklerim

düşler getiremeden istanbul'dan
öpemeden mutluluğu alnından
kendi masalında kayboluyor çocuk
şimdi bir kitabın ön sözünden topluyor ümitlerini
üşüyor minik elleri

üstüm başım söylediğin sözler
ölesiye derbeder
ölesiye yorgun
çoğalıp ağırlaşan yalnızlığımda
giderek eksilen bir çocuğum
hayatın verdiği sus payıyla
gözlerimde söyleyemediklerim
sırtımda hikayem
susuyorum
susuyorum
susuyorum

09 Şubat 2012 29 şiiri var.
Yorumlar (12)
  • 12 yıl önce

    bence bu susuş işe yaramış şiire dökülmüş duygular👍👍👍 günün seçkisine tebrikler👍👍👍

  • 12 yıl önce

    sırtımızda yürüdükçe çoğalan hayat,giderek eksilitiyor çocuksuluğumuzu,ne yazık...susarak yazıyoruz işte bazen böyle...

    çok güzeldi.

    sevgimle

  • 12 yıl önce

    mükemmel demek az gelir tebrik ediyorum Dilek hanım.

  • 12 yıl önce

    Şaire, hayatın acılarını canını acıtan bier dikene benzetirken, sonunda hayatı bütünüyle kabullenmesi gerektiğini anlayıp iç dünyasına çekilirken susması gerektiğini de biliyor

    Tebrikler Dilek hanım

  • 12 yıl önce

    şiiriniz güne yakşmış Dilek hanım..

    tebrıklerımı bırakıyorum