Suz-i Dilara Kaygısı
Zühre, bir zühre vakti göğe asılmış saçlarından.
Tahir'in yüreğine elvan elvan kokusu gelir...
Bir cam fanusta parlar, ıslak gözleri Nilüfer'in
Her yağmurdan sonra renklerin en koyusu gelir.
Ter içinde uyanır, yüreği titrer Ümmühan'ın
O ela gözlerine firkat, kucak dolusu gelir...
Kapandı mermerlere siyah tülleriyle Perihan
Kızılırmak sularının gözü yaşlı kuğusu gelir.
Avluda sessizce büyüyen çocukluk günlerimin,
Renklerle en güzeli, sularla en durusu gelir...
Bir beşik, bir tenha gölge gecenin tam ortasında.
Buhurdanlardan bebek tenli düşlerin buğusu gelir.
Bulanık seherlerde berrak gecelerin izi var.
Yamalı kundaklarda bir yetim çocuğun uykusu gelir.
Ateş içinde berzahlar sırılsıklam pişmanlıklar...
Nadim bir günaha münker-nekir sorgusu gelir.
Ben bir yalnız çocuğum. Artık sesimi duy anne...
Ranzasına büzülmüş bir çocuğun korkusu gelir
Bu bir suzidilara kaygısı, adı konmamış nisanlardan,
Anneciğim. Senin dizlerinde ölmek arzusu gelir...
...Ve sayfaya "gönül yakan sevgili kaygısıyla" bir şair, Kızılırmak'tan, yeniden gelir.
Kutluyorum.
Hoş geldiniz.
😙👍👍👍
buhurdanlardan bu öykü bebek dilli buğu buğu ... gönlünüzce