Tadımlık Düşmüş Aşka Seher

-Yüreğimi ayazın bağrından alan sevgili
şafağın ılıklığı gibi s/aklımdasın-

gün ışığı vururken pencereme
göz kamaştırıyor tan ağarması
saat sana beş var

tadımlık düşmüş aşka seher
bir kadeh şarabı yudumluyor gündönümü
bir kuş geçiyor üzerimden
guguğunda beyaz gül

kirpik uçlarıma yuvalanmış enstrümanlar
saba nameleri eşliğinde
aşk fısıltıları çalıyor
fütursuz havalanıyor ak gamzeli aşk

tenimize değerken göğün mavisi
ince tül gibi sarıyor pırıltıları
b/akışlarımıza tutuklanıyor an
serinliğine pervane ben

gölgen sinerken günbatımlarına
düş içiyor gözbebeklerim
mavi ufku nakşettiğinde yanağıma
hafif bir gülüş kıvrılıyor dudaklarıma

adı konulmamış çiçekler açıyor
yüksek tepelerin doruklarında
sinemizde filizlenirken tomurcukları
özgürce kanatlarını açıyor şarkılar

bak cemre düşmüş yollara
gümüş gagalı kuşlar
göz kırpıyor cıvıltılarla
yapraklar selam fısıltılarında
meşki düşerken eteklerime

sevgili/m,
erguvanlar öperken
çiçeği burnunda
baharı,
u/yan bana

söz dinlemez ağlamaklı esintiler
kimin umurunda,
kemanın çağırdığı kuşlar
sulh ilan ediyor semada
sarıl yüreğime

sonra,
dünden kalan bir anı tak saçlarıma
mesela sevdiğimiz şarkılar gibi
ellerime saklansın zaman

avuçlarıma sıkıştır bulutu
ılık rüzgâr gibi es

es,
ama geçme...