Uçuk Kaçık Bir Dünya
Kara kuru bir aşık
Alıvermiş bir tahta kaşık
Aşkını kazımış üstüne
Gel gör ki neylemiş gönlüne
Deli dolu bir kadın
Olmuş telleri bir sazın
Şen şakrak vurur tefe
Eğlenir göğsünü gere gere
Uçuk kaçık bir dünya
Herkes kendini sanır mevla
Her kafadan bir ses çıkar
Hangisi doğru kendi bile şaşar
Açık seçik bir ses olur bin oktav
Sonunda bir kadın bir erkeğe olur tav
Sonu ne mi bu hikayenin merak edenlere
Ya sonsuza kadar vuslat sevenlere
Ya da hüsran ömür boyu üzülenlere
"Ne olur bu hikayenin sonu? " Gönül gönüle denk düşer, vuslat olur. Gönül gönüle ters düşer, hicran olur, hüsran olur.
"Uçuk Kaçık Bir Dünya," Abuk subuk bir hayat. Umut dolu bir rüya, Pırıl pırıl bir hülya Gerisini boş ver ya!...
("Uçuk kaçık bir dünya", "sayfama da uğra" demişsiniz, uğradım. Memnun da oldum. Bir şeyler de karaladım.)
Hareketli bir müzik ritmiyle bir şiir okudum. Yüreğin burçları ılık meltem rüzgarları ile dolsun. Kalemine kuvvet. Teşekkürler paylaşım için.
👍keyifli ve doğru sözlerle anlam katılmış güzel bir şiirid tebrik ediyorum kaleminiizi sevgiler selamlar...👍
Aşkın ara yeri yok öylemi? Kutladım efendim.Güzel şiir..Selam,saygı...
sonu kşiye göre değişiyor yani şairem... tebrikler👍👍👍👍
İlginç ve şirin.
Kutluyorum.