Üşüyen Bir Soru
Ağlamak bir kuşun ölümüne
Sonra konuşmak geceyle
Yağmurları giyinmek
Deniz kıyısın da
Ağlamak bir gülün ölümüne
Sonra susmak korkuyla
Üşüyen bir soru sordu çocuk
Akşam oluyordu
Mayısı giyiniyordu gökyüzü
Bulutlar toplanmıştı denizin üstün de
Bir yıldız kaydı sessizce
Saatler utandı çaresizliğinden
Cellat konuştu
Üşüyen bir soru sordu kadın
Bavulunu toplayıp gitmelerin burukluğu
Mor zamanların utangaçlığıyla
Kan oturmuş gözlerin de büyüdü hüzün
Reva görülen hayata kaldırdı başını hazirandı
Son kez baktı abisinin gözlerine
Töre konuştu
Üşüyen bir soru sordu adam
Şafak söküyordu
Bıraksalar kollarını göğü kucaklayacaktı
Çekecekti eylülü içine doya doya
Karısını özleyip ısıtacaktı soğuk akşamları
Yağmur utandı acizliğinden
Sehpa konuştu
Üşüyen bir soru sordu insan
Cevabı yoktu
İçinden bir resim çıkardı
Elleriyle dokundu güneşe
Geçen zamana baktı uzun uzun
Şehirler geçti yüreğinden
Sustu
hocam gerçekten üşüyen bir soru..ve de üşüten imgeler... tebrik aciz kaldı. ne yapmalı...dua ile....
sanırım cevabı sıcacık yüreklerde saklı...
çok güzeldi kardeş...:)