Vuslat-ı Züla
Hani gök/yüzüm dün sen,
aydınlık sema-m.
rühuma gıda-m,
canıma sefa-m.
hani nerde,
nerede o,
sihirli bakışında ki,
derde deva-m,
yok işte derde devam...
Senin gözlerin de rimel karası,
benim kalemim de.
senin düşlerinde hicran yarası,
benim se, yüreğimde...
Boş hülyalara daldırma beni,
bırak gerçeğini sende yaşayıp ta yazayım.
bakışlarının rengini,
öpüşlerinin ahengini.
görmeden bilemem,
öpmeden yazamam ki sevgili...
Her kuş sesine inanıp,
pencerelere besmelesiz daldım.
meğerse vuslat bir adım yakında imiş,
ben çok uzaklarda sandım...
Çorak topraklar gibi kurudu dudaklarım,
gözlerim yusuf olmuş,
züleyha'sının yolunu gözler.
dokunduğun yerler alev almış yanıyor,
bu yürek bir seni ister,bir seni özler.
bugün günlerden ne cumartesi, ne pazar,
ne de başka günü,günüme ekler.
bugün yine hasret,
yine hasret,
oturmuş gönül, züla-sın da vuslatını bekler...
Hasret yakmış yüreği bayağı. Güzel bir şiir ile bizlere yeniden merhaba demiş sevgili Metin ne iyi etmiş...👍😅👍