Yaşama Kırılmış Ömre Soyunuk
yitirmişliğin mateminde
uzaklar giyindik
ve
özlemler biriktirdik ellerimizde
şimdi
kendime göçebe bir ruhum
bakışlarım hazan
acı çekerken saksılarım
denizin salıncağına kurdum bizi
yokluğun
koca bir ömürde
sökülmüş şafaklara uzanan zaman
yağmurun sesinde kurumuyor
göğün yaraları
eskimiş gülüşlerimizi
sırtlarken rüzgar
ben hep sana kaldım da sevgili
bir ben
bir ben
bir ben
bana kalamadım işte
ayaza vurmuş kentin sokaklarına
düşürdüm yıldızları
hiç bir şey üşütmedi beni yokluğun kadar
gidişinin enkazında kalan olsam da
ölümün bir yalan
ay ışığında yıkanmış gecelere
ödünç verdim senli düşlerimi
küle dönmeyen ateşinde
ömrümün son demidir
kirpiklerime çekili hüznünün perdesi
yaşama kırılmış ömre soyunuk
anlardayım
bahar çiçekleri gözlerin
gül kesiği
yağmur çocukluğuma
artık
kimlik/siz/im sevgili...
Şiirin başlığı bile başlıbaşına çarpıcı. İmgesel derinlik ona kezâ.
Sermin abla, Sermin abla! Bişi dicem.
Ümit Yaşar Oğuzcan havası var, Sermin Gür'ün şiirlerinde. Ama taklit değil. Kendi şiirsel sesini baskın kılabilmiş.
ay ışığında yıkanmış gecelere ödünç verdim senli düşlerimi küle dönmeyen ateşinde ömrümün son demidir kirpiklerime çekili hüznünün perdesi
yaşama kırılmış ömre soyunuk anlardayım bahar çiçekleri gözlerin gül kesiği yağmur çocukluğuma
artık kimlik/siz/im sevgili... muhteşem sonsuz saygılar kıymetli hocam
Bütün kırgınlıklarına rağmen yaşam güzeldir desek de bazen ömrün içinde çıplak kalır duygularımız..Yalnızlık verdiği hüzünle yaşama küskün eder kalbi... Şairin yürek sesini dizelerde konuşturan bir şiirdi kutlarım efendim...