Yaşamaya Başlamak
Süru üfleniyor gözbebeklerimin
Bu en puslu vakitte inayetin gerekli
En şen hülyalara felaketin
En kem gözlere feragatin
Bütün ömrü bir harfe sığdırıp
Gözlerine karalamak için
Hülasası özdür şahsın
Bana sen gerekli
Ben ki Munzur'un doruklarından düşmüş
Sert yamaçların toprağını tatmış
O heyula korkuları sen sanmışım
Sana vesikalardan değil
Aşkın battığı yerden bakmışım
Kokunu içime çekmişim sanma
İçimi üzerine salmışım
Dağlardan sabır doğar derler
Zamana kim papuç bırakır
Sazını başıma çalmış erenler
Afili yağmurlar bulutlara çıraktır
Akşam inmişse bu şehre şafakla
Taze çayın deminden dumanlar tütüyorsa
Bir hançer saplanmıştır sularıma
Bu hovarda İstanbul'un süheylası değil
Ayrılığa doğru
Aydınlığın gurbet fırkatinden doğan
Ve alnımızdan öpen kahverengi fırattır
Bir tel saçın ağarmasıyla başlar kıvılcım
Ben kalırım sen kalırsın bu kızıl korda
Yana yana rüzgar yaratmak vardır
Döne döne semaha durmak
Ne zaman doğudan duyulursa ilk fısıltı
Ne zamanki çığlıklar anılmışsa
İşte o yaşamak gibi
Yaşamaya başlamaktır..
Şiir gibi yorum yapmışsınız şule hanım..yüreğinize ve kaleminize saygılar..sağlıcakla kalın
Gözlerin süru, gönüllerin sürüru ile yeniden canlanır belki..Kıyamet sandığımız her çığlık, bizi içimizdeki sonsuzluğa ulaştırır belki..şiir kor yüreklere ses olmuş..Hakikaten kalemden taşmışş..Yüreğinize sağlık Ömer bey..Güzeldi..👧
Bu şiirimde bahsettiğiniz daha çok hovarda umut olduğu için başkaldırısa gerek duymadım..ama çok önemsiyorum..sağlıcakla kalin
Senin şiirlerinde umut benim yüreğimde umutsuzluk tebrikler ama bir baş kaldırış bir isyan olmalı umut arayan umut arzulayan şiirlerde
gönülden tesekkurlerimi sunuyorum..