Yaz Şairim

-Vatan Şairimiz M. Akif ERSOY'a açık mektup?

Yaz şairim, bir kez daha, kahraman ırkımı yaz,
Bütün akvam-ı beşerden fıtraten farkımı yaz,
Ebediyen söylenecek istiklâl şarkımı yaz,

Bugün yine başım öne, kollarım yana düştü,
'Adam sen de...' diyemezsin! Aldırmak sana düştü.

Yaz şairim, ta ezelden hür yaşamış milleti,
Nasıl yırtıp parçaladı esareti, zilleti?
Yaz ki düşsün yakamızdan şu kansızlık illeti!

Soysuzları ıslah etmek, en asîl kana düştü,
Sana düştü, en ön saftan saldırmak sana düştü.

Tepemizde Damat Ferit, yurt satan, altta/N/oyan,
Cin ve cirit, kin ve cüret... Gidişat akla ziyan,
Rehberimiz Siyonizm, dostumuz hristiyan,

Ne zamandır alemlerin tasası çana düştü?
Halifenin kılıcını daldırmak sana düştü.

Yaz şairim, de ki, "Şu an sözün bittiği andır!
Bayrak yere düşmüş ise mevzubahis vatandır!"
Hakikâti halka haykır, gafilleri utandır,

Şühedâyı öldürdüler! Ayetten mânâ düştü!
Yaz şairim, hakkı tutup kaldırmak sana düştü.

Anlat bize, bu toprağın nabzındaki atışı,
Neden hilâl uğrunadır güneşlerin batışı?
Şair, bir de sen izah et şu yan gelip yatışı...

Her Mehmed'in arkasından heyhât, bir ana düştü!
Uyuyanın namazını kıldırmak sana düştü.

Öyle zalim devrân ki bu, dert derde derman oldu,
Muhannedin hasadında kalleşlik harman oldu,
Vatan sathı yangın yeri, milletin orman oldu,

Nice körpe fidanların ateşi cana düştü,
Kalk şairim, matem senin, çıldırmak sana düştü.

Soframızdan geçinenler, sabrımızı sınarken,
Falan fikrin fahişesi Türklüğümü kınarken,
Aynı .ıçtan düşen sinek aynı .oka konarken,

İrtifa mı kaybettim ne? Hitabım "Lan"a düştü,
Alayını yaşamından, yıldırmak bana düştü.
Yaz şairim, hakkı tutup kaldırmak sana düştü!