Yol
Beyaz fayansların aralarında koyu siyah ayak izleri
Kaçak çay burukluğu bir tat
Simit ucuz
Bakışmak bedava
.....
Seyrek adımlarla beslenen güvercinler
Mekanın doğu kısmını süslüyor
Her bir kanatta yola revan oluyor rüzgar
Yüzlerce insanın
Binlerce düşüncesini dinliyor
Sır saklayan bekleme salonları
Vakit var sevgili , hareket saati için
Daha kudurmadı demir korkuluklar
Sana erişmek için küçülecek dağlar
İlmek, ilmek örülü yollar var
Sana kavuşmak için binlerce sebep
Sarılmak için bir "ben" var
Şehir ışıklarıyla göz kırpıyor
Belirginleşti Balıklı Göl
Kasım hissettiriyor kendini
İbrahim' in ateşe atıldığı yere bakerken
Üşüyor göz!
Kasım alıp götürüyor
Tüm sıcaklığı ile
Bir çocuk ağlıyor içimde
Yalınayak
Burnumda tütüyor demlediğin çaylar
Suskun şaşkın bir egzoz dumanında
Son yediğimiz köfte ekmek geliyor aklıma
Hafızamdaki gülüşünü
Duraklarım tamamlıyor
Hafif aralanmış
Olgunlaşan başaklar gibi
Dengesiz aralanıyor sağa-sola
Bir varmış bir yokmuşla başlıyor her şey
Kör olası yokluğunda
Zamanın yirmi dört heceli gerdanlığında
Sanadır bu bekleyişim
Vakit var sevgili
Hareket saati için
Daha kudurmadı demir korkuluklar
Şanlıurfa otogarı Kasım2016
Çok güzeldi İbrahim bey
İçtenlikle kutlarımud83eudd20ud83eudd20