Zaman Yanığı
güneşin sıcak tohumları döküldükçe üzerime
sayfa sayfa soydum tenimin geçmişini
başı dönüyordu zamanın
amansız kaldıkça telaffuzu imkansız kelimeler
küflenmiş cümlelerde
yığın yığın bir telaştı avuçlarımızda
terli tuzlu renkler
küle bulandıkça
ve
griye çeyrek kaldıkça gökkuşağı
kalplerimizde su toplayan fütursuz heceler
anlık yanıklarıydı hafızamızda kilitli kalmış kıvılcımların
sahi
adı neydi vazgeçmenin?
gidip dönülemedikçe
her köşe başına ekmemişmiydik çocukluğumuzu
ve gamzelerimiz de büyütmemişmiydik menekşeleri
bir zamanlar
biz gülmemiş miydik adamakıllı
yanımızdan geçen rüzgarın
kulak arkasına taktığı karanfile
devrildikçe üzerimize kan revan ayrılıklar
büyümemiş miydik istemeden
bir zamanlar
ne çok biz vardı zihnimizin koridorlarında
ne çok çarpardı yüzümüz
kalabalığına aklımızın
şimdi
dilimize dolanmış yılanların
zehrini kusuyor kelimeler
imlası bozuk anıların üstüne
ve
zaman yanığı kokuyor ellerimiz!
Günün şairi ve şiirine saygıyla
dünden bugüne ne çok yanık kokusu sinmiş ellerimize yaşanmışlıklardan
çıkar mı bilinmez!..
tebrik ve teşekkürlerimle şair👑
Güzeldi. Çokça tebriklerimle 👧
Günün şiirini ve şairini kutlarım
tebrik ederim sevgili Deniz...👍