04:12

Bu gecemde ışıklı yolun üzerinde yürüyorum ve seni terk ediyorum, sana seni ne kadar çok sevdiğimi söylüyorum ama sen anlamamak da ısrar ediyorsun, işte yine güzel bir gecenin ardından gelen hazin son ve peşine sürükleyeceği yeni bir ben...

Bir yağmur damlasının gökyüzünü terk ettiği gibi terk ediyorum seni, kıyılara şuursuzca çarpan dalgalar gibi kızgınım sana, belki de duru bir nehir gibi suskun kalmalıyım bu gece, haykırsam duyar mı beni o güzel yüreğin, yoksa umurunda olmadan yine beni bana mı bırakırsın...

Artık saatlerin bir önemi yok, gecemde, gündüzümde ve her anımda seni terk edebiliyorum, sen olmasan da olur diyebiliyorum ve yine seni terk ediyorum. Gelip görebileceğin bir ben kalmadı artık, çünkü seni sana ait olan yüreğimi yerinden sökerek içimden attım, bana acı verebileceğin bir şey kalmadı artık, içimdeki seni bensiz bıraktığın gün çıkardım seni hayatımdan...

Şimdilerde yüreğim bir gecenin karanlığı kadar derin, gündüzlerin ışığı kadar aydın, yağmur damlaları gibi şuursuz, mevsimlerin kararsızlığı gibi rengarenk...

Konuş artık yüreğim, hadi git olmak istediğin yere, sana bunca eziyet ettiğim için özür mü dilemeliyim senden, kalbimi dinlediğim için üzgünüm, artık seni dinlemek istiyorum ve peşinden beni götürmek istediğin yere gelmeye karar verdim, hak ettiğin ne varsa sana seninle yaşatmak için varım...

Vefa bilmeyenlere vefa...

Sevmesini bilmeyenlere sevgiyi öğret...

Ve her daim sevgiyi hak edene ver...

Bilmediklerim varmış meğer şimdilerde öğreniyorum ama insan yaşayarak öğrenirmiş derler ya hani, hayatın kanunları kitabının kaçıncı sayfasında yazıyor bu kural veya anayasanın hangi maddesinde geçiyor yüreğimin sana olan esareti...

Sana içindekileri dök demiştim yüreğim, gecenin 04:12'sinde bir güzeli otur düşün dememiştim, işte bak sende yine kalbimin yaptığını yapıyorsun ve yine beni bir zaman sonra hüsrana uğratacaksın, ama buna değer diyorum ve yine peşinden şuursuzca gelmeye karar verdim, bana ihanet edersen yüreğim bilesin ki içimde bundan sonra ebediyen yalnız kalacaksın...

Haykır içinden geçenleri seviyorum de, aşığım de, yağmurun damlası gibi sana muhtacım de, gecenin karanlığında sana ışık olmaya geliyorum de, bir toprağın suya hasret olduğu gibi sana hasretim de, gizleme aşkını, saklama sevgini, görsün el alem aşk nasıl yaşanır, sevgi nasıl verilir ve sakın gün yüzüne çıkma, içten içe yaşa sevgini, aşkını ve her şeyini...

Yağmurum ol üzerim yağ...

Karanlığım ol geceme gel...

Sevgim ol yüreğime...

Hasretim ol kalbime gir... H.Y

28 Kasım 2009 2-3 dakika 4 denemesi var.
Beğenenler (1)
Yorumlar