8 Mart Dünya Kadınlar Günü
"/.../Yürüyoruz yürüyoruz, yan yana, güzel günler adına
Kadınız, insanız, insanlığı ayağa kaldırıyoruz
Paydos bundan böyle köleliğe, aylaklığa
Herkes çalışsın, bölüşülsün kardeşçe, yaşamın sundukları
İşte bunun için yükseliyor yüreklerimizden
Bu ekmek ve gül türküleri
Ve yineliyoruz hep bir ağızdan
"Ekmek ve gül! Ekmek ve gül!""
Bilindiği gibi 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü, 8 Mart 1857'de Chicago'da yanarak ölen kadın tekstil işçilerinin anısına Clara Zetkin'in önerisi ile Dünya Emekçi Kadınlarına armağan edilmiş bir gündür. Daha insanca iş ve yaşam koşulları için hayatlarını kaybeden bu kadınlar, kadınların eşit ve özgür bir dünya taleplerini canlı tutmalarının temel dayanaklarından olmuştur. 8 Mart, oy hakkı, sendikalaşma ve eşit işe eşit ücret gibi taleplerle yola çıkan kadınların mücadelesinin bir ürünüdür.
Kadınlar bugünde dünyanın her yerinde varlığını anlatmak,bir büyük insanlık savaşını yitirmemek için direnmekte,emek harcamaktadır.Emek sadece fabrikalarda değil,hayatın her alanında kadınlarla özdeşleşen bir kavramdır.Bu nedenle 8 martlar sanılanın aksine bir kutlama günü değil saygı duruşu ve kendimizi sorgulama günüdür.
Bugün kadınlığını şevkat ve emeği ile yüceltmiş;yoz hoyrat ellerin altında yaşama direnmiş ve direnmekte olan kadınlarımızın günüdür.
Bugün sevgililer günü gibi,kadınlara narin bir çicek gibi,kırılmaması gereken bir biblo gibi davranılan hediyeler verilen bir gün değildir.
Bugün tüm dünyada sırf kadın olduğu için sömürülen,toplumun her kesiminde çalışan ,emeğin ve alınterinin damla damla süzüdüğü kadınlarımızın günüdür.
Cinsiyetçi politikalarla,kadının çalışma ve aile yaşamındaki ve siyasal yaşamındaki durumu gün geçtikçe gerilemekte ve kısırlaşlaşmaktadır.Töre cinayetleri,taciz,cinsel ve her türlü toplumsal şiddet cinsiyetçi ve ayrımcı yaklaşımların kadınlar üzerindeki ezici etkisini çok daha çarpıcı biçimde göstermektedir.
Bugün dişi doğmuş olmanın meziyet sayıldığı küflü bilinçlerden ve onların yaptıklarından apayrı,onların düşlerinde bile göremiyecekleri bir yaşam sevincini simgeleyen saygı duyulacak bir gündür.
Kadın, her şeyden önce bir anadır.
Ana, Allah ve Peygamber sevgisinden sonra en çok sevilip sayılması gereken kutsal bir varlıktır.
Onun için biz çocuklar için okunacak en büyük kitap anadır.
Daha henüz okuyup öğrenmesini bilmediğimiz için analarımızın kadrini kıymetini de bilmiyoruz.
Maalesef dünyanın her yerdinde kadın horlanmakta. Aşağılanıp küçültülmektedir.
Kadını ne zaman layık olduğu yere oturtursak işte o zaman evimizde, ülkemizde, dünyamızda huzur bulur mutlu oluruz.
Tüm kadınlarımızı seviyoruz. Dünya barışı için tüm kadınlarımızı saygıyla anıyoruz.