Absürtçe

Eşim işten eve geldi. İçeri girer girmez, "Ohh! Ne güzel çoban salatası kokuyor" dedi. Eşim geldiği zaman, salata yapıyordum. Kokusuyla eşimi mutlu ettim. işten evine yorgun argın dönen koca, karısının yaptığı çoban salatanın kokusunu aldı ve evine mutlu olarak girdi. Afiyetle çoban salatası eşliğinde, mutlu bir şekilde yemeğini yedi.
Bir salatayla mutlu olabilen bir erkekti o.
*****
65 yaşındaki arkadaşım, "Uyumayı çok seviyorum ama çok uyuyunca, hareketsiz kalınca, bacaklarım tutuluyor, sonra hiç yürüyemeyeceğim diye korkuma, her gün mutlaka yürüyüş yapmaya çıkıyorum " diyor.
Arkadaşım yalnız bir insan. Bakacak kimsesi yok. Bacakları tutulacak, bir daha hiç yürüyemeyecek diye korkusuna, uykusunu yarım bırakıp yürüyüşe çıkıyor mecburen. Yaşadığımız sürece biz insanlara rahat yok bu dünyada. Başkalarına muhtaç olmamak için, mecburen hareket etmemiz gerekiyor. 65 yaşındaki arkadaşımı takdir ediyorum. Bütün yaşlı insanlara yürüyüş yapmalarını öneriyorum.
****
Kardeşime özellikle fotoğraf çeken telefon aldım. Alırken de satıcıya söyledim. "Mutlaka resim çeken bir telefon olsun" dedim. Telefon resim çekiyor ama resimler görünmüyor. Kardeşim bütün gün resim çekti. Çektiği resimleri, her seferinde görmeyi umut etti. Bütün gün telefonu elinden bırakmadı. Geldi gitti bana söyledi."Sıdıka resimler çıkmıyor."Yeni aldığımız telefon yüzünden ikimizde kafayı yemek üzereyiz. O resimleri çıkmadığı için,
bende onun bana bunu elli seferdir söylemesinden dolayı kafayı yedim bugün. Yarın telefonu aldığım yere bir daha gideceğim.
Ya sabır çekiyorum... Ve la havle ve la kuvvete...!!! Benim hayatım zaten zor. Neden her olay, daha da zorlaştırıyor. Neden bu telefon böyle?
Neyse..Hallolur bir şekilde. Yarın olsun bir hele.
Bu cümle çok şiir gibi oldu.
Ölümden başka her şeye
Vardır mutlaka bir çare.
Bir telefon yüzünden
Girmeyelim daha fazla krize.
*"""
Bir günün içinden kopup gelen sıradan olaylar bunlar. Hepimizin hayatında olan.
"Aaaa! Sen Cengiz Dağcı'yı mı okuyorsun." Dedi. Elimdeki kitabı gören arkadaşım. "Ama geçen sefer Sunay Akın'ı okuyordun." Sunay Akın okuyunca Cengiz Dağcı okuyamam mı? Cengiz Dağcı kim? Ben ilk kez okuyorum. Şu an, çok cahilce, bir yazara yakışmayan bir soru mu sordum acaba?
Neyse...
Sevgiyle kalın.