Acaba
Son günlerde kafamı kurcalayan, beni "acaba?.."lara sürükleyen, bir taraflarımdan uydurduğum garip şeyler beynimi kemiriyor!..
Yahu, madem hepimiz Yaşar Kemal'i okuduk, Nazım Hikmet'i de öyle, Necip Fazıl'ı da ayırt etmedik,okuduk, Ruhi Su'yu, Cem Karaca'yı, Barış Manco'yu dinledik, Müzeyyen Senar'la da rakıladık, Tanju Okan'la romantizm denilenin tadına varırken, Ahmet Kaya ile hafif bir yorgun demokratlık da yaşadık, Müslüm Gürses ile acayip damarlandık, Neşet Ertaş'la Anadolu şivesi ile yarenlik ederken, Mahsuni Şerif ile efelendik zaman zaman, Yılmaz Güney ile sinemada sosyalizmin görselini yavaş yavaş anlar olduk, Deniz Gezmiş, Hüseyin İnan, Yusuf Aslan üçlüsünün acısı henüz geçmemişken Erdal Eren olup, yaşımızı büyütüp onsekizine gelip idam edildik, sportmen beyefendiler Özhan Canaydın ve Süleyman Seba'yı defalarca alkışladık, biz çocukken kahkahalarla gülerek düşündüğümüz Kemal Sunal'ı şimdi çocuklarımızla her akşam televizyonlardan özlemle izledik, Aziz Nesin ile yüzde altmış mı yüzde altmış artı bir mi diye veryansın ettik, vesaire ve saire..(unuttuklarım veya atladıklarım kendi cahilliğim olsun..)
Bu coğrafyada bu kadar güzel insan, "bir daha böylesi bir daha gelmez!.." denilen insanları ya biz hiç anlamadık ya da onlar bizi anlamadılar!..
Valla ben işin içinden çıkamadım. Yaşar Kemal'in de dediği gibi;" O iyi insanlar o güzel atlara binip çekip gittiler. Demirin tuncuna insanın piçine kaldık!.."
Bilmiyorum..
Amel Defteri/
Yakınmalarda ne kadar haklısınız. Zaman ileriye, teknoloji ileriye, insan geriye gidiyor gibi sanki Dursun bey. Dikkat çekici bir yazıydı kutlarım...👍
Ahmet bey, teşekkürler..:-)
"Seçki Kurulu"na teşekkür ediyorum..Sağ olun ,var olun..:-)
Değer yargılarının yok olduğu ölümün arkasından rahmet okuncak bişi bulamadım diye söz edenlerin olduğu bir dünyadan ve bu dünyada yaşıyan bazı yaratıklardan ne beklediğimizi anlasak zaten her şey ters dönerdi Dursun bey🙂
paylaşımınız için teşekkür ederim
Şermin hanım, özetlemişsiniz..Teşekkürler..:-)