Aciz
Bir orman yeşilde, bir deniz mavisinde unuturum kendimi . O zaman acizliğime bir gölge düşüverir. Hiç olmadığım yerlerde adını bile bilmediğim bir şehrin sokağına lamba oluveririm. Hiç tanımadığım insanlar gelir yerleşirler aydınlanan kaldırım taşlarına. İşte o an lambanın da sevinebildiği gelir aklıma. Sanki hiç gerçek olmayacak bir masalın küçük bir objesinin varoluş amacını gerçekleştirmesindeki mutluluk gibi aniden yerleşir,şehrin en tanıdık yerlisi oluveririm o an.
Ve bir anlığına insan olmaktan utanırım.Sonra tekrar acizliğim geliverir aklıma.
Kalabalık apartmanlardan, korna seslerinden, iki ayaklılardan yeşile, maviye kaçasım gelir.
Nice kainatta onca yaratılan içinde pek akıllı olduğumuzu böbürlene böbürlene ayaklar altına aldığımız vicdanlarımızın çırpınış seslerine kör, sağır, dilsiz oluşumuzun acizliğinde küçülür küçülür bilmediğim bir şehrin sokağına lamba olmak isteyesim gelir.