Ağlıyor muyum? Ağlıyorum...
Ağlıyorum..Dünyaya bir tül arkasından bakıp,gözyaşlarımı okyanusların avucuna bırakıyorum..Ağlıyorum..Kalbimde milyonlarca ümit kırıklarıyla..ruhum çıkmaz dar sokaklarda..Ağlıyorum..Pişmanlıklarıma ..kederlerime..yapmak isteyipte ertelediklerime..Ağlıyorum..Dudaklarımın arasından dökülen yanlış kelimelere..Kelimelerin gittiği yanlış adreslere..ağlıyorum...Bundan sonra herşey farklı olacak dediğimde..kararlarımın boşa çıkmasına yanıyorum..Hıçkırarak ağlıyorum..Olmak istemediğim yerde oluşuma..,Durmak istemediğim yerden hayata bakışıma..Ve ağlıyorum..İnsanın sırlarla dolu bir kutu oluşuna..İç hesaplaşmaların bir an bile durmayışına..Ağlıyorum insanlarıma..insanlarımıza..insanlığımıza..Belkide ben sadece ağlamayı biliyorum..Çareler içinde çaresizlik buluşuma..Ama en çok da ruhuma ağlıyorum..Şu kirli bedenin içinde bembeyaz kalırken çektiği acıları en iyi ben biliyorum..Çünkü ben ruhumun içine sığmaya çalışıyorum..Ruhumu,içime sığdırmaya çalışıyorum..Ağlıyorum..Ağladıkça ağlıyor..dertlerimi atıyorum..Bir kuş kadar hafifleyip,bulutlara taşıyorum..Bu defada yağmur olup ağlıyorum..Anlıyorum ki nefes aldığım sürece göz pınarlarım hep akacak..Ağlıyorum..Ağladıkçada derdimi seviyorum..Ağlıyorum ve ağlıyorum..