Anlaşılmaz

İçim sıkılıyor sevdiğim; rengarenk yaşamın kelepçesini bensiz takmışlar sana. Renklerimiz bir değil. Canım senden ötede parçalanıyor. Birlikte olsun cümlesine sürekli yabancıyız, hiçbir an birlikte olmuyor. Her sensizlik bir sonraki sensizliğe koşar adım...

Boğuluyorum, ellerini geçirip ruhuma; bir sıkımlık canımı çabucak alma telaşını gütmüşsün. Yıldızlar kayboldu, terk etti Gökyüzü. Duvarın kartonpiyer yaramazlığıyla tavan bana âşık; hayır, ona yâr olmayacağım.

Gözümün telaşı var, seni görmek istiyor bir koşu gidip cennete. Hurilere gülücük saçsan da uzaktan görmek istiyor seni. Ben gözümün yalancısıyım .

Günler ihlal ediyor mutluluğu, paket servisti hani seninle bana? Günler de çok yalancı.

Çağırmam bana gelmek hevesi olmayan birini, dilimi utandırıp kalbimin çiçeklerini koparmam.

Keman faşistisin, ne zaman gönlümde çalsa; devrimci gidişinin çığlıkları duyuluyor kulaklarıma. Şimdi mutlu musun? Ateş açıldı güneşi çalınan yarına; karanlıkta bile var olmayacak.

Özlüyorum seni sevdiğim; bitap ceketleri yakışmıyor bana. Her mutlu an, bir ayrılık tarifesi... Yine, yine de seninle...

Fikri mücevheri; beynimin tolere edilen sen varsın samimiyeti de benden çalındı.

Asker selamı verdi gönlüm, terhis olacakken şehit düştü kalbine gelmek istenen yollarda. Betimleme cinayetinin ön izlemesi saydılar. Kabirleri bir değil...

Yalvarmam sevdiğim; kendime yasak olan, kentime mültecidir ...