Apartman Boşluğu Yazıtları - lV ( Sonsuzdan Öte )
'..ben seninle sevdim sevmeyi.ve seninle öğrendim bildiğim her şeyi.küçüktüm, umarsızdım,masumdum,her şeydim.ama bir tek sensizdim..
bir yaz vakti serin sulara bakı iç çekmek kadar güzeldi seninle her şey.ve olmayacağını bilsem de hayaller kurmanın tek güzel yanıydın.hani bir geminin ardından bakarak hiç gelmeyeceğini bile bile içinden gülmek gelir ya, gidenlerin ardından, benimki de öyle bir şeydi işte.çünkü benimdi hayalim ve seninleydi.sabahın geceden kalma yanını, gecenin sabaha varma telaşını ve sokak lambalarının gölgelerini silip geçen yalnızlıklarımı seninle unutmuştum bir pencere kenarında.ve mutluydum aslında,nedenini hiç bilmeden.mutluluğun anlamını bilmeden.
sana hep mektuplar yazdım.sana ulaşacağını hiç bilmeden.ve kiminle paylaşsam beni deli sandılar.insan yanındakine mektup yazar mıydı hiç.ben yazıyordum.çünkü seninleyken sadece o anı yaşamak istiyordum.konuşmaların boşa gideceğine dair bir inancım vardı.sen yanımdaydın.güneşin yüzüne yansımasını ve saçlarını yalayıp geçmesini bir rüzgarın.ve daha bir çok şey.hani insan yıllardır beklediği birini karşısında gördüğünde ne yapacağını şaşırır ya mutluluktan , benimki de öyleydi işte.ve bunları sana anlatmak...belki de bir çöle yağmur yağdırmak kadar zordu.ama ben böyle seviyordum seninle olmalarımı.
filmlerde geçen sokak araları aşkları kadar masum değildi belki yüreğimdekiler.ya da bir mecnunu çöle düşürecek kadar büyük olamadım.çünkü karşımda sen vardın.ve ben sana ulaşacağını bilsem bir mektuba posta pulu olmaya bile razıyken sen hep uzaktın.öyle ki hani yıldızlara tutunmak daha kolaydı belki de.
ama ya sen..
biz seninle uzaklara yakın olanlara hep yakın olduk seninle.ve bir sabah öyle utandım ki kendimden, yıllardır hayal kurmakla geçirdiğim zamanlarımın karşısına geçmek zorunda kaldım.dakikaların insana gerçekten hesap sorabileceğini öğrendim.ve saniyelerin insanın yakasına nasıl yapıştığını..ve aynaların insana nasıl küsebildiğini.insanın bedeni kendisine küser mi.evet beynim ve bedenim arasında sıkışıp kaldım bir sabah.ve kendimin karşısına geçtim ilk kez.kendimi sorguladım sabahlarıma kadar.
- ben ki yıllarımı bir kenara bırakıp bütün hayallerimi ezip geçerek gerçek sevgiyi bulduğumu sandım ve ona hediye ettim.ve ne oldu sonunda bak.şimdi mutlu musun.ve ya mutluluk bu mu.konuşmuyorsun.neden.yakana bir de ben mi yapışayım..
ve şimdi her şeyden vazgeçtim.seninle sensizliği yaşamaktan bile.gitmek bu ise gidiyorum.gitmek ayakların hareket etmesi ise ben ölüyorum.ve ölmek sensiz kalmak ise artık yaşıyorum.
hani suskunluğumu severdin ya.artık hiç konuşmuyorum..belki bir gün dönersin diye..."
insanı ağlatıyor bazen sözler... bu da öyleydi....ağlamak neydi ki? dua ile daim dostum......