Aşk-ı Enbiya

Aşk-ı Enbiya


Ezelden aşık olmuşum ben aşka
Denizler deryalar aştım
Yüreğim yandı taştıkça taştım
Aradım ,aradım,aradım
Çok düşündüm hasretimle baş başa verip
Ve çok geceler ağladım bithap düştüm
Ve sonra onu özde buldum...
Yollar gül dolu diken doluydu
Yollar kar yollar pusluydu
Akıl bazen deli bazen usluydu
Gönül aynam zaman zaman sisliydi
Yürüdüm yürüdüm ,yürüdüm
Ve sonra onu düzde buldum...
Defler çalıyordu ,bir başka dokunuyordu
Sevdiğimin sesiydi yüreğime okunuyordu
Şeytan ise kibirinden korkuyordu
Ve ben aşkı
Hakkı Enbiya'da buldum...


Bizim Yalnızlığımız

Geceyi severim ,ay ışığını da severim ,aynı zaman da yıldızları da severim...
Güneşe tutkunum,yağmura sürgünüm ,Toluya vurgunum...
Yalnızlığı severim ,sensizliği oturturum baş köşeye ,bensizliği anlatırım...
Sukut etmeyi severim sessiz cümlelerde en güzel anlaşabildiğimiz bir dil...
Bizi çok severim ...Bizim özümüz bir ...Sustukça tarih yazarız ...Yazdıkça tarihi konuştururuz...Şiirde aynı tema ,romanda aynı kahramanız...Yalnızlık bize göre değil;biz yalnızlığa göreyiz...Biz yalnızlığımızın dansında iki sevdalı tango,titreyen şafak ,kırmızı güller ,umut dolu şarapız ...Biz anonim değil;iki kadim yüreğiz ...Sessizce yüreklerimizin şarkısını söyleyen ,en sevdalı gözyaşlarıyız...Biz aşka hemde aşk bize aşık ...Bitmeyecek nostalji en tutkulu ,en yasaklı ve en saklı iki yüreğiz ...Bizim yalnızlığımız bile bütün aşklara bedel ...Kimlere nasip olmuş ki dilsiz dudaksız konuşabilmek...

Biz sevdanın adı ,biz sonsuz mutluluklar ülkesiyiz ...

Bir meleğin sesini duydum sanki

Essalümü Aleyküm ehli kabir dedim:
Girdim kabristana
Bir mezar taşına kaydı gözüm
Ruhumdaki ceseti gördüm sanki
Gezdim mezarları tek tek
Cehennemde yanan
Ve cennet bahçelerinde gezen kulları gördüm sanki
Ağladım ,ağladım ,ağladım
Hesaba ,mizana hazır gibi
Ağlama diyen bir meleği gördüm sanki
İçimde hüzünler dağ gibi büyürken
Riyasız bir yaşamın cennetini gördüm sanki
Uzun ,uzun semaya baktım da
Kayan bir yıldızın sesini duydum sanki
Titredim bir anda kendimden geçtim
Doğrulduğumda ,
Yürek ya cennet yada cehennemin evidir diyen meleğin sesini duydum sanki...

Günaydın sevgili

Umutları aldım da geldim

Mutluluklar çaldım da geldim
Gözlerine daldım da geldim
Şiirler yazdım da geldim
Sana uyudum
Sana uyandım da geldim
Çok şükür bugün de hayattasın
Bunun sevinciyle coştum da geldim
Ve ben geldim
Seni çok özledim
Gönül bahçemden en güzel gülleri
Gönül vazona koydum da geldim
Günaydın sevgili günaydın...


Gözün aydın ey yar...!!!

Çapraz sorgularla yormayacağım bu gün seni rahat ol, çünklü sen şiirlerimin en kanlı göz yaşısın ...Bütün nedamet köprüleri benim olsun ...Sen gemine sahip çık ve ben yüreğindeki ...Ada sahillerine yine en güzel ve içli şiirlerimi kalemi canıma batırarak yazacağım ve canımı bir kibritin kutusunda tutuşturur gibi yoluna harcaycağım ...Yüreğim ellerinde mezara varmaya çok az kaldı sevgili ...Sen devam et direnişime barikatlar kurmaya ,sen devam et,gözyaşı gecelerime adını yazdırmaya ....Sana .sabıkalı yüreğimin yangın mahalinden sonsuz yanık bestelerle ,bir okunası roman gibi beni yazacaksın ...Yaz ,yaz ...yazabilmek cesarettir ,yazabilmek yürektir...Aşk herzaman cesurların işidir ...Korkma aslında sen çok cesursun...Çek kılıcını kınından vur sırtıma dökülsün ciğerlerim ...Senin canın sağlolsun...Bu kadar seni sevmezdim ben kahretsin ki seviyorum ...Bu sevgiye değersin ...Ve sen yüreğime aşk-ı hediyesin ...Saklayacağım merak etme ,sen görmeyeceksin rahat ol ...Sen yürü yollar senin ...Ben de adımı yüreğindeki tarihe yazmazsam namert olayım...Bende seni böyle çağlar boyu aşka serenatlar yaptırmazsam namert olayım...Yada boşver ölüler konuşmaz ...O şair çoktan öldü ...Gözün aydın ,gözün aydın ey yar..!!!

20 Nisan 2012 3-4 dakika 224 denemesi var.
Yorumlar (1)
  • 12 yıl önce

    İki perdelik ayrı tellerden çalan fotoromantizm operaları gibi...şekspirsiz jüliyet...Ya da hamletli kılıç kalkan 'kes bağrımı kanım akmazsa namerdim ' türü ne olursun ağla beni...acı beni figan feryadı... İlk perdesindeyse müthiş fasıllı mevlevi mevlana yahuut bilmem kim yahut bilmem ne derviş dervişanlığın şahane duplajı... Bence yazık ediyorsunuz..Daha doğrusu şiöye söyleyeyim, hiç kimse hiç bir sevginin karşılığında ciğerini söktürtme budalalığına heba etmez kendini.