Aşk Nedir
Üzerine ne kitaplar,şiirler yazıldı ne şarkılar türküler söylendi ne yuvalar yıkıldı ne kavgalar edildi ne cinayetler işlendi...İnsanın havaya,suya, toprağa ihtiyacı olduğu kadar bazı duygulara da ihtiyacı var şüphesiz.Hani deriz ya insan sosyal varlıktır diye boşuna değil;sevmek,sevilmek,değer görmek her insanın en büyük arzusu tabi bunlar da karşılıklı anlayış,güven ve merhamete bağlı.Her ne kadar karşılıksız sevmek,sevginin kaymağıdır anlayışı hakim olsa da kimilerine göre,bence sevilen bilmeli kim tarafından sevildiğini.Bu da aşkın tek taraflı yaşanmayacağının ispatı.Sesini duyuramadıktan sonra o şahsa,ne yaparsan yap nafile olacaktır.
Yediden yetmişe herkesin söz söyleme hakkı var bu konu hakkında.İyi veya kötü,er ya da geç herkes tanışmıştır bununla,kimi mutlu olmuştur yıllardır kimi perişan.Aşk,sürprizler demetidir.
"Ben aşka inanmam,ömrü kısadır." diyen de vardır:"Aşksız yaşanmaz; o ömrün baharı sevenlerin bayramıdır."diyen de.Nasıl ki herkesin kan grubu,parmak izi farklı ise aşktan ne anladıkları nasıl yaşadıkları ve nasıl anlattıkları da farklı olacaktır.
"Aşk nedir?" Önce şunu söylemek gerekir,üç harfli ve tek kelime olmasına rağmen beynimizi örümcek ağı gibi ören hatta hayatımızı altüst eden bir güçtür.Evet güçtür çünki yaptırım gücü vardır tıbkı para gibi."Aşkın gözü kördür". "Seni,dünyalara değişmem."
Gönlümüzün en kuytu köşesine taht kuran davetsiz misafirdir...
Hırçın bir ata benzer; bazen dört nala koştuğu da olur şaha kalktığı da...
Bizimle yaşayan bizimle beslenen ancak bize baş kaldıran bir eylemcidir...
Bazen masum çocuk olur içimizde ağlatır,acıtır,acındırır bazen de yaramaz çocuk olur dağıtır sağı solu kızdırır,isyan ettirir...
Rüzgarlara benzer bir yanımız üşürken diger yanımızı cayır cayır yakar...
Can içinde can,kan içinde kandır...
Güldüren,bir o kadar da ağlatan tuhaf bir duygudur...
Ölüm ile ortak noktası,canevimizi hedef almasıdır;ölüm,ilk ve son kez uğrarken o ise birkaç kez uğrayabilir...