Aşksız Hayat
Kişi yaşamalıdır aşkını ölesiye. Hele acıysa... Aşk girdi mi araya insan acıya da doymaz olur. Bırakır kendini, çırpınmaz bile. Kurtulamayacağını bilir. Kim kurtulmuştur ki bugüne kadar aşk acısından. Kim? Aşk değil mi bu varsın acıtsın denir. Neler çekeriz, uğruna neler feda ederiz. Ama o ne yapar,ne eder kalpleri fet edip insanın canını acımasızca yakar.Yemeden içmeden keser insanı.Gözü ondan başkasını görmez.Zaman adeta kıtlenır.
Ama her şeye rağmen güzeldir. Ona dokunmak, gözlerine bakmak onun için heyecan duymak... O denilince akan sular durur. Ordaki herkes beyaz o kırmızı olur. Onunla konuştuklarınızı eve gelince kapıyı kapatıp çekilip odanıza bir bir tekrarlamak size en heyecan verendir. Şunu şöyle deseydim böyle yapsaydımlar tekrarlanır durur aklınızın ondan arta kalan biryerlerinde. Sizi sarıp sarmalar şefkatlice, yumuşacık aşk denen o hoş şey. Mutlu olursunuz.
Çünkü aşk insanoğlunun sahip olduğu en güzel armağandır. Her insan aşkla birlikte kendini dünyanın en mutlu insanı hisseder.
Aşksız hayat olmaz ise olmazdır...