Asrın Resitali

Hafifimsi bir rüya gördüm sanki. Tek kişilik bir orkestra idi ve her kavram ayrı bir enstrümandı... Resital yapıyordu kavramlarla tek başına müzisyen. 'Beni izle ve yaz!' dedi.

Bu gece sanırım yazılar eklenecek sürekli. Yaz diyor müzisyen... Kıracak mıyım? Yazıyorum. Müzisyenin kavramlar resitali bir ömrü anlatıyor adeta. Notalar öyle güzel basıyor ki kavramlarda; hiç bitmesin istiyorum.

Uçuşuyor kavramlar. Dinliyorum huzur dolu...

Bakın neler anlatıyor notalar... Neler anlatmakta kavramlar? Nasıl da kaptırmış kendini müzisyen? Beraber dinleyelim. Siz duyamazsınız ama. Sınır ötesinin notaları bunlar. Aktarayım kavramların bu müthiş resitalini... Duydum çünkü ben...

- Sevgi nedir? Sevenin, sevmeyene köle oluşudur.

- Sevgi ne değildir? Bu yüzyılın sözcüğü değildir.

- Aşk nedir peki? Asrın hastalığıdır...

- Ya ne değildir? Sevgi değildir... Çok zaman karıştırılır sevgi sanılır.

- Beyaz at? Bir partinin simgesi elbette...

- Öyle değil... Sevgide ne anlatır?

- Eskiden prensin beyaz atını gören heyecanlanır, terkiye binmek için sabırsızlanırdı.

- Ya şimdi?

- Şimdi beyaz atı gören kaçıyor. 'Ya beni terkisine atarsa, ya özgürlük elden giderse?'

- Sevginin sonucu değil mi bu?

- Kardeşim! Usandırdın beni... Sevginin sonucu bıkmaktır. Bıktıkça atacaksın. Aynı sevgiyi sürdürüp monoton hayat mı yaşanacak?

- Peki. Ben gideyim o halde. Bu dünya bana göre değil. Kendime başka dünya bulayım.

Müzisyen coşmuş, resital devam ediyor. Sessizlik hâkim salonda. Sadece ayak seslerim var.

Salon dışına çıktığımda buz gibi bir hava vurunca, sevginin katledilişinin resitaline kızgın, ter basan bedenime ürperiyorum adeta. Hatta titretiyor soğuk. Düşünceler kaplıyor yüreğimi. 'Acaba' sözcüğü kılıktan kılığa girip defile yapıyor beynimde.

Yürüyorum. Artık üşümüyorum kırbaç gibi soğukta. Ait olmadığım dünyadan, ait olduğum yere...

Emin ve kararlı adımlarla...

Göz kapaklarına da sıçramış asrın hastalığı. Üst göz kapağı kapanıp kavuşmak istiyor alt göz kapağına. Oysa alt göz kapağı elinde kılıcıyla bekliyor ve yanaştırmıyor. Bir kapansa... Bir sevdasına kavuşsa üst göz kapağı!

Üst göz kapağına inat adım adım yürüyorum vuslata...