Ata'sız Sözler - 1

Atasözü, deyim, özdeyiş gibi kabul görmüş olarak yaygın kullanımı olan bazı sözler; anlamları, anlatımları ve ifade ettikleri açısından hiçte kabul görmeyi, saygı duymayı gerektirir olmadığı görülmektedir. Her ne kadar bu sözler, geçmişe, tecrübeye ve söz söyleme sanatına hakim kişilere atfedilse de, gerçekte öyle olmadığı anlamı üzerine düşününce görülmektedir. Zararlı otlar gibi sebze ve meyve gibi insanlık için faydalı şeylerin arasına karışmış veya karıştırılmış, kimin veya kimler tarafından uydurulduğu bilinmeyen saçma, mantıksız ve toplum değerlerine ters sözlerdir. Rabbim güç ve fırsat verdiğince bu tür sözleri ve ifade ettikleri anlamları bir yazı dizisi halinde dilim döndüğünce yayımlamaya çalışacağım.

İlk olarak, 'Bana dokunmayan yılan bin yıl yaşasın' sözünden başlayalım;


Yukarıda aktardığım söz gibi öyle söylemler var ki, hangi Ata söylemiş bunu, kimmiş diye merak ve kızgınlık karışımı bir duygu ile tepki verdiğimiz olmuştur. Çünkü, söylenen söz saygı duyulacak bir kişiden değil de, alelade birinin uydurduğu bir şey izlenimi vermektedir.

İşte, 'Bana dokunmayan yılan bin yıl yaşasın' sözü de, böyle saçma salak uydurma bir şeydir. Yani hiçbir Ata'nın bu söze sahip çıkacağını da sanmıyorum.

Şimdi bu sözü biraz açarsak, demek istemiş ki söyleyen kişi, benim rahatım huzurum yerinde olsun da, yılan kimi sokarsa soksun beni alakadar etmez... Bana zararı dokunmayan her ne ise, uzun yaşasın ki, başkalarına bol bol zarar versin... Bu nasıl bir anlayış, bu nasıl bir bakış açısı, bu nasıl bir inanç dünyası, kısacası bu nasıl bir insanlık... İnsan, yalnız yaşayan ve yalnız bir şekilde yaşam faaliyetlerini sürdüren bir canlı değildir. Toplum içerisinde diğer insanlarla etkileşim, iletişim ve paylaşım içerisinde yaşamaktadır. Bu sebeple, diğer insanlar beni ilgilendirmez diyemez. Çünkü, toplumun huzuru bozulursa, önünde sonunda kendi huzuru da bozulur... Dolayısıyla, toplumun menfaatine ters bir şey bireyin de menfaatine ters olmalıdır... Topluma zarar verecek şeyin defi için herkes elinden gelen çabayı göstermeli ve üzerine düşen vazifeyi bihakkın yapmalıdır...Sarı öküz misali, bir gün sap döner keser döner sıra sana gelebilir...

Doğrusu, bana değil bize, hepimize, tüm insanlığa dokunmayan yılan ( neticede o da bir can ve Allah'ın bir mahluku ve yaşama hakkı saklı ) bin yılda yaşasın, bin beş yüz yılda artık Allah ne takdir etmişse, olmalıdır...

Saygı ve hürmetlerimle...

2012