Ben Bilmem Anam Bilir

Doksan sekizli yıllardaydık Kayseri Yahyalı'dan Manisa Soma'ya taşınmıştık. İki tane kafama uyan bayan arkadaşım olmuştu, hem de komşuyduk birbirimizi öyle çok seviyorduk ki nerdeyse içtiğimiz su ayrı gitmiyordu. Kahvaltıyı bende öğle yemeğini bir arkadaşımızda akşam yemeğini diğer arkadaşımızda yapıyorduk. Günler çok güzel geçiyordu derken bir gün markete gittim geri döndüğümde gördüğüm manzaraya gözlerim inanamıyordu, iki arkadaşım saç baş tutuşmuş kavga ediyordu güç bela ayırdım meğer çocuklar kavga etmiş, bu yüzden kavga ediyorlarmış. Her ikisi de kavga sonrası şikâyetçi olmuşlar ve beni de şahit yazdırmışlar.

Beni bir korkudur aldı şahitlik etsem birinden biri yüzde yüz küsecek. Dedim kendi kendime 'Kızım sen Kayserilisin çalıştır şu saksıyı.' Çağırıldık, karakola gittik onlar çıkınca beni çağırdılar, girdim ifademi alacaklar, görünüşe göre ifade alan polis benden bir on yaş küçük duruyor;
- Evet, Emine Hanım olay nasıl gelişti anlatır mısın? Dedi.
-Abiiiiii, dedim şaşkın şaşkın yüzüme baktı.
-Hııııı dedi hani ben kocaman kocaman kız olmuştum ya...
-Eee ne var bunda herkes kocaman kocaman oluyor, dedi.
-Ama ben kocaman kız olduğumda anam ne dedi sen biliyon mu?
-Nerden bileyim, dedi.
-Kızım zaten aklın yeğni kimseyle fazla konuşma aklını anlarlar alan olmaz da başıma bela kalırsın. Dedi. Yaa kim ne sorarsa sorsun ben bilmem anam bilir de olur mu dedi, o günden sonra hep anam biliyor yoksa beni kim alırdı. Dedim, polis önüne eğildi.
-Hay seni alanın aklına tüküreyim, dedi.
-Yalnız mı tüküreceksin, dedim.
-Yok beraber gideceğiz tükürmeye, dedi.
-Ama bizi düver, dedim
-Yok, korkma dövmez bir daha tükürürsün, dedi. Seni aldığı için... Neyse biz işimize dönelim Emine Hanım sen olayı gördün mü nasıl gelişti? Dedi.
-Abi ben dedim ya ben bilmem anam bilir.
-Yav bacım anan nerde senin burada mı?
-Yok, o çok çok uzaklarda Kayseri'de, dedim.
-Hayallah bulduk yitiremezsek, dedi. Yerinden kalkıp kapıya yöneldi, oradaki polise seslendi.
-Amirim bu gelen bayan normal birisi değil bunun şahitliği kabul olmaz, dedi. Amir;
-Nasıl yani? diye sordu. Polis;
-Amirim ne sorsam sorayım 'ben bilmem anam bilir' diyor.
-Hadi ya dur bakıyım dedi, Amir Bey de geldi, Evet Emine Hanım, şu olay anını bana anlatır mısın, neler oldu, nasıl gelişti? Öylece yüzüne baktım.
-Evet Emine Hanım, seni dinliyorum. Olayı anlatır mısın? Dedi.
-Ama ben bilmem ki anam bilir, dedim. Anan da mı olayı gördü? Dedi.
-Yok, dedim. Hemen polis girdi araya;
-Yok amirim, ne gezer anası Kayseride'ymiş, dedi.
-Nasıl ya? Dedi.
-Valla bir saattir soruyorum, aynı cevabı aldım amirim. Normal değil bu kadın, dedi. Sonra birkaç polis daha girdi odaya acıyarak bana bakıyorlar, kendi aralarında konuşuyorlar, yazık ya güzel de kadın ama Allah bu birini vermiş, diğerini almış. Güzelliği var da akıl şinanay diyorlardı. Kendimi güç tuttum, dışarı çıktık arkadaşlarımı azarladılar. 'Hem kavga ediyorsunuz, hem de gidip elin delisini şahit yazdırıyorsunuz.' Diye. Arkadaşlarım şaşkın; 'Yok valla komiserim bu deli falan değil çoluk çocuğu bile var, gayet sağlıklı.' 'Onu biz de biliyoruz, zaten' dediler. 'Zavallı hiç konuşamamış evlenebilmek için.' dediler.

Sonra bizi kibarca oradan kovdular, karakoldan çıktık. Arkadaşlarımın her ikisi de küstüler, bir ay geçti gelip, özür dileyip barıştılar. Birkaç yıl sonra Ordu Ünye'ye taşındık ve dört yıl sonra da Çorum'a taşınmıştık. Yaklaşık olayın üstünden altı yıl falan geçmişti, bir gün rahatsızlandım, hastaneye gittim polikliniğin birine sıra aldım. Oraya vardığımda benim Manisa Soma'da ifademi alan polis de oradaydı yanında bir yaşlı kadın vardı. Selamlaştık ve yanlarına oturdum. Sıra bekliyoruz kadın sordu.
-Nerelisin kızım şiven Çorum'a benzemiyor, dedi.
-Kayseriliyim teyzeciğim, siz nerelisiniz? Dedim.
-Malatyalıyız, kızım oğlan burada karakolda yanına geldim. Hastalandım havasından mıdır nedir? Dedi ve sohbete başladık. Arada bir polis kardeşim de katılıyordu sonra dedi ki;
-Ya abla yanlış anlama ama yüzünüz hiç yabancı gelmiyor, çok tanıdık geliyor ama bir türlü çıkartamadım. Karakola falan hiç geldiniz mi? diye sordu. Ben zaten tanımıştım fakat açık vermemeye çalışıyordum. Evet abla hiç karakola geldiniz mi? diye tekrarladı. Tebessüm ettim.
-Ben bilmem anam bilir, dedim.
-Tabi yaaaa sen o ablasın, dedi. Ama nasıl olur çok aklı başındasın? Dedi. Şaşkın bir hâldeydi. Tedavi mi oldun? diye sordu.
-Yok dedim o olayı bilinçli yaptım, arkadaşlarımdan olmamak için... diye durumu anlattım. Fakat dedim günde nerdeyse yüzlerce kişiyle karşılaşıyorsunuz. Siz beni nasıl hatırladınız? diye sordum
-Nasıl unuturuz abla ha, sanmam ki diğer arkadaşlar da unutsun, siz oradan ayrıldıktan sonra biz birbirimize kim bilir kaç ay ben bilmem anam bilir dedik, sen biliyor musun? Dedi :)

22 Ocak 2013 4-5 dakika 2 denemesi var.
Yorumlar