Ben Kimse İçin Yazmıyorum Aslında
Ben kimse için yazmıyorum aslında. Eğer illa da biri için yazıcaksam, Bu vatan uğruna canını feda eden Mehmet için, Şehidim için yazıyorum. Şehidimin, yüreği yangın yerine dönmüş, gözü yaşlı anası için, anam için yazıyorum. Evlatları olduğu halde huzur evinin o huzursuzluğuna terk edilmiş Ayşe teyze, Mehmet amca için yazıyorum.
Ben kimse için yazmıyorum aslında. Eğer illa da biri için yazıcaksam, Ömrü boyunca tekerlekli sandalyeye mahkum olduğu halde, herşeye rağmen yüreğinde uçsuz bucaksız umutları olan İlayda için yazıyorum. O çok kıymetli 1 lirasını misafir koltuğunda unutunca, adeta dünyanın hüznüne bürünen küçük Berke Can için yazıyorum. Bayramlıklarını günler öncesinden yatağının üstüne seren ve onları giydiği günü hayal edince içi içine sığmayan Gamze için yazıyorum. Dışarıda, sokaklarda soğuğa sıcağa aldırmadan peçete satan, eve bi kuruş getirebilmek için akşama kadar durmadan çalışan Hasan için yazıyorum.
Ben kimse için yazmıyorum aslında. Eğer illa da biri için yazıcaksam, Hayatının henüz baharında törenin lanet kurallarına kurban edilen Fatma için yazıyorum. Ailesinin bin bir emekle kazandığı parayı, gidip sigaraya, içkiye, kumara yatıran ve bunu efendilik sanan adamlık sanan zavallı için yazıyorum. İnsanlara güvenmenin bedelini, ömrü boyunca yüreğinde bir iz misali taşıyacak olan, şu genç aşık için yazıyorum.
Ben kimse için yazmıyorum aslında. Eğer illa da biri için yazıcaksam, kendim için yazıyorum. Sustuklarım içimde harf harf isyana durmuşlar. Biraz daha sussam katliam edilecek yüreğim. Konuşsam sonu pişmanlık, sussam öleceğim. Ben de yazıyorum işte. Birgün toprağa karışıp çürümeye yüz tutunca bedenim. İlelebet diri kalır umuduyla cümlelerim.